Alev Alatlı ve Erzurum

Askerî açıdan stratejik bir konumda olan Erzurum, öteden beri garnizon şehri olarak bilinir. Bundan dolayıdır ki Erzurum, çok sayıda askeri birimlerin konuşlandırıldığı bir şehirdir.

3.Ordu’nun Erzurum’ da bulunduğu dönemde  şehirde çok sayıda asker ailesi yaşamaktaydı. Devletin lojman politikasının olmadığı  o günlerde asker aileleri yerli ailelerle birlikte aynı mahallelerde yaşar ,dolayısıyla birbirleriyle akrabalık derecesinde yakınlıklar kurulurdu.

Dadaşlık kültürünün vermiş olduğu komşuluk ilişkileri ,şehrin yabancısı olan aileler üzerinde  son derece  güzel etkiler bırakmış ve  ömür boyu  unutulmayan güzel hatıraların yaşanmasına sebep olmuştur.

Öyle ki ,Erzurum’da ki görevleri bitip  şehirden ayrılan ve yıllar sonra Erzurum insanından gördükleri hoşgörüyü ve komşuluk ilişkilerini unutmayan ailelerin,  Erzurum’a gelip hatıralarını yad etmeleri ve yapılan güzellikleri çocuklarına anlatmaları güzel bir vefa örneğidir.

Ragıp Gümüşpala,Nurettin Baransel ve Eşref Bitlis  gibi paşaların bu tür yaklaşımları hâlâ Erzurumlular tarafından anlatılmaktadır.

Eğitimlerini Erzurum’da sürdürüp yıllar sonra ünlü kişiler kervanına katılan Alev Alatlı  gibi asker çocuklarının da  Erzurum hakkında güzel intibaları ve hatıraları mevcuttur.

Asker babasının tayini münasebetiyle ilk öğretimine Ankara’da başlayan  daha sonra eğitimini kısa bir süre  Karaköse’de  sürdüren ünlü yazar Alev Alatlı ,geri kalan ilk öğretim tahsilini Erzurum’daki Kültür Kurumu İlk Okulu’nda tamamlamıştır.

Cumhuriyet Caddesi üzerinde olan Kültür Kurumu İlk Okulu, tecrübeli öğretmenleri, şahane kütüphanesi,  geniş bahçesi ve konumu ile Erzurum’un en gözde okullarının başında gelirdi
           
Okul, Fil Köprüsü’nün üzerinde, şu an ki Kızılay İş Merkezi ve Polis Evi’nin arasında bulunmaktaydı.

Okul yaptırmak ve okulları onarmak maksadıyla kurulmuş olan “Kültür Kurumu” adlı dernekten ismini alan Kültür Kurumu İlkokulu, 1944-1945 yılında İnönü Mektebi’nin bir şubesi olarak eğitime başlamış, bir yıl sonra (1945-1946)   bağımsız olarak Kültür Kurumu İlk Okulu olarak Nurettin Bayraklı’nın müdürlüğünde eğitime devam etmiştir.

Şehrin en gözde okullarından olan Kültür Kurumu İlk Okulu binası, 1997 yılında yıkılmış, okul İsmet Paşa Caddesi’ndeki yeni binasına taşınmıştır.

Garnizonlara yakın olması münasebetiyle genelde asker çocukları ve eğitimli ailelerin çocukları bu okula giderdi.

Alev Alatlı, kişiliğinin oluşmasında bu okulun ve özellikle de öğretmeni Emine Akkoyunlu’nun çok emeğinin bulunduğunu  sıkça dile getirmektedir.

Sarı saçlarından dolayı ilk zamanlarda çocukların kendisine “Sarı Kız” diye takılıp ,sonra “Sarı Gelin” türküsünü söylemelerini hoş bir hatıra olarak  anlatan Alev Alatlı, ”Sarı Gelin” türküsünün müthiş bir kültür birikiminin eseri olarak Palandöken’den yankılandığını söyleyerek türkünün can yakan nağmelerine  olan hayranlığını dile getirir.

Alev Alatlı, Erzurum’un hayatında özel bir yeri olduğunu  ve Dadaşlık kültürünün üzerinde bıraktığı etkileri her fırsatta anlatır.

Alev Alatlı’ya göre Erzurumluluk ,  “Haysiyetliliktir, erdemliliktir. cesarettir, mertliktir; samimiyettir, sadakattir, vefadır; mükemmel ahlâktır; tükenmez bir sevgi ve kârsız bir saygıdır. Erzurumlu olay ve fikirleri araştırır; insanların ayıplarını asla araştırmaz. Erzurumlu, söylenene bakar, satır aralarının peşinde olmaz. Merttir ama patavatsız değildir. Cömerttir ama müsrif değildir. Yüreklidir ama saldırgan değildir. Samimidir ama ahmak ve aptal değildir. İnançlıdır ama yobaz değildir. Hasılı Erzurumluluk, Hazret-i Kur'an’ın eşref-i mahlûkat olarak tarif ettiği insan olmaktır." 

1944 yılında İzmir’de doğan Alev Alatlı, ilk ve orta okulu Türkiye’de okumuş, babasının görevinden dolayı gittikleri Tokyo’da Amerikan Kolejini bitirmiş, ülkeye döndüğünde Orta Doğu Teknik Üniversitesi Ekonomi ve İstatistik bölümüne girmiş, daha sonra  yüksek lisans için Amerika’ya gitmiştir.

Roman, inceleme, deneme, tercüme, araştırma ve köşe yazıları ile ülkenin en ünlü yazarlarından biri olan Alev Alatlı , fırsat buldukça  konferans ve söyleşi için Erzurum’a gelerek Dadaşlara olan hasretini gidermektedir.

Alev Alatlı’nın, “Yaseminler Tüter Mi Hala?”, “İşkenceci”, “Orada Kimse Var mı?”, “Valla Kurda Yedirdin Beni”, “Schrödingerin Kedisi”, “Beyaz Türkler Küstüler”, “Nuke Turkiye”, “O:K Musti Türkiye Tamamdır” ,”Aydınlanma Değil Merhamet”,” Kabus, Rüya”, “Kadere Karşı Koy”, “Dünya Nöbeti”, “Eyy Uhnem,Ey Uhnem”, “Aydın Despotizmi”, “Eylül”, “Hayır Diyebilmeli İnsan”, “Şimdi Değilse Ne zaman”, “Haberler Ağında İslam(tercüme)”,”Filistin’in Sorunu (Tercüme)”,”En Emin Yol (Tercüme)” gibi eserleri mevcuttur.

Kaynakça.

Zeynal Abdurrahman, Selçukludan Günümüze Erzurum Eğitim Kurumları Tarihi, Erzurum İl Özel İdaresi Yayınları,2011,Erzurum
www.alevalatli.com.tr.erişim tarihi 01.09.2017
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.