Merhum 21.Dönem Tokat Milletvekili Lütfü Ceylan'ın ardından

    Yıl 1999...

     Yer TBMM?  yapılan 21. dönem Türkiye geneli milletvekili seçimleri..

     Seçim sonuçları neticesinde  illerinde seçilen milletvekilleri Ankara'da bulunan MHP  genel  merkezinde toplanıyorduk.. Biz 121  MHP milletvekili  olarak ilk toplantımızı sürmeli otel lobisinde gerçekleştirmiştik..121 milletvekili mazinin gönül derinliğinde olan o sevgi seli ile beraber  toplantımızda  buluşup, kucaklaştık.  MHP Genel Başkanı sayın Dr. Devlet Bahçeli'nin yaptığı konuşma ile TBMM sinde  21 dönem milletvekilleri çalışmalarına  start vermişti..

      TBMM'si başkanlığınca milletvekilleri makam odaları için çekilen kura ile  milletvekili çalışma odalarımıza geçtik.. A Blokta bulunan odamın aynı  bankoda bulunan komşularımdan biri; Mehmet Pak bir diğeri ise Lütfü Ceylan'ın odası idi...

      Milletvekilleri olarak TBMM genel kurulunda yapılacak yemin törenini iple çekiyorduk.. Velhasıl günü geldi  TBMM genel kurulunda yemin töreni başladı..Partiler guruplarına göre TBMM genel kurul salonunda yerlerini alarak alfabetik il sıralarına göre, il milletvekilleri  harf sırasına göre  yeminlerini   yapıyordu...

     TBMM bulunan her parti gurubu kendi milletvekili arkadaşlarının yaptığı yeminleri,  gurup olarak izliyor ve topluca arkadaşlarını alkışlıyordular..Bizlerde   12 Eylül 1980'lerde cunta yönetimi sırasında sekteye uğratıldığımız ülkücü milletvekilli arkadaşlarımızın  yeminlerini  haz duyarak izliyor ve çılgınca alkışlıyorduk?

      Sıra Tokat ili milletvekillerine gelmişti..  İstanbul Üsküdar Ülkü Ocağı Başkanlığı yapan, üçüncü sıra milletvekili  Lütfü Ceylan'a gelmişti?İlk fiziki görünümünü, gönül sevgisiyle bezeleyen ve onu ses tonuyla tamamlayan,  mert, yiğit bir delikanlı izlenimini bizlere vermişti..

     Bu yiğit ülkücü milletvekili ile TBMM Plan Bütçe Komisyon üyeliğiyle çalışmalara beraber  başladık.. Gece gündüz yapılan çalışmalarla günümüzün üçte ikilik kısmını beraber geçirmiş oluyorduk.. Bu birlikteliğimizle oluşan samimiyetimiz iyice pekişiyordu..

     Bu  beraberliğimiz yapılacak seçimlere kadar sürdü.. Ama bu başlayan gönüldaşlığımız, dostluğumuz  ve arkadaşlığımız, can kardeşliğimiz hiçbir zaman, ama hiç kopmadı?

     Ben 22 dönem milletvekili seçimler sonunda çocuklarımın eğitimleri için İstanbul'a taşındım, Lütfü ise  verdiği kararla Tokat'a  döndü...

      Dolayısıyla Lütfü beyle görüşmelerimiz ara sıra partimizce yapılan gecelerde, toplantılarda beraber oluyor, diğer zamanlar görüşmelerimiz  mütemadiyen telefonla oluyordu?

      Çocukların mezuniyetleri üzerine tekrar Ankara'ya dönmemizin 35' nci günüydü.. Ankara Gölbaşı Gölan Düğün Salonu'nda yapılan, Trabzon Milletvekili  Nail Çelebi'nin oğlunun düğününe iştirak etmek için Lütfü Ceylan'da  Ankara'ya gelmişti..

       Sabah saat sekiz civarlarıydı, can kardeşim  bizim eve muhterem eşiyle gelerek ailece  sabah kahvaltısını beraber  yaptık ve bu arada  bir  selfie çektik, geçmiş  anılarımızı yaşadıklarımızı  vs anlattık ..

       Akşam oldu düğüne iştirak ettik.. Rahmetli Lütfü düğünde  bir türlü yerinde oturamadı davetli tüm arkadaşlarımızı tek tek masalarında aceleci bir tavırla ziyaret etti.. Bu davranışı hiçbir arkadaşın  gözünden kaçmadı..

      Daha düğünün başlarıydı  bana "hadi baba di kalkalım" dedi ve onu kırmadan bizde onunla birlikte kalktık..Salondan çıkarken  en son  masada oturan   Mehmet Ceylan ve  Armağan Yılmaz bizlere hitaben nereye gidiyorsunuz  dediğinde, bende Lütfü kardeş herhalde biraz sıkıldı  Gölbaşında olan bir çay bahçesine gidip biraz hava alıp çay içeceğiz dediğimde.. Mehmet Ceylan dışarı sıcaktır ve sivri sinekler sizleri perişan eder, bizde Armağanla beraber sizlerle  gelelim,  benim kaldığım  otelde  ailece çay, kahve içip bir yorgunluk atarız dedi..Ve  otelde, çay eşliğinde karşılıklı anılarla geçen zamanı yad etmiş olduk..Ve zamanın nasıl geçtiğini anlamadık saat tam  12.00 olduğunda otelden  ayrıldık..

       Sohbetin en ilginç taraflarından biride Tokat Milletvekili Hüseyin Balak'ın, Lütfü için polis evinde ayırttığı odanın, üç dört ay önce teröristlerce  roketle yapılan saldırının olduğu odanın  kendisine verilmesi üzerine idi , Lütfü  ikide bir  " hele bah gardaşım bana hangi odayı  vermişler, teröristlerin roketli saldırısına uğrayan odayı vermişler  tamda  hedef tahtasına beni hanımı oturturmuşlar,  gardaş  uykuda iken tekrar tekerrür ederde  ulan pisi pisine gideriz " diyerek anlatması ve peşine de hadi hayırlısı diyerek gülmesi hiç unutulur gibi değildi..Gardaş seni biz oraya koymuyoruz gidemezsin bak evimiz senin evin dediğimde Mücahit gardaş canını yerim,  Hüseyin abiye ayıp olur o yeri zor şer ayırtmış  diyerek mazeret belirtmesine, Mehmet Ceylan'nın da bak bende aynı teklifi yapıyorum  gitme otelde beraber  kalalım demesine de karşılık ; "bak  ben Mücahit'e  sabah kahvaltısında durumu anlattım vallahi kalamam " diyerek bizlerden  ayrılarak  sabah kahvaltıya geleceği sözüyle Lütfü ve eşi Mağfiret hanım polis evine konaklamaya gitti..

       Kahvaltıya Lütfü beyle muhterem eşi  Mağfiret hanımında geleceği için, rahmetli Mihralı Aksu'nun eşi ve kızı da sabah bize geldi .. Lütfü beyleri beklerken, Lütfü bey  telefon açarak "gardaş sabah saat sekizde kalkarak Mamak alış veriş  merkezine acele geldik ve  toruna bir şeyler alıp acele yola gitmeye karar verdik?Kalırsak akşam olur karanlığa kalırız ve hemen ekledi torunumu da çok özledim o şimdi beni yatak odasında arayıp duruyormuş kızım Nihal öyle dedi"  ve  yola çıkacağını beyan etti.. Ve   eceli onu Çorum Alaca kavşağında yakalayarak hakka kavuşturdu ve bu kara haber hemen tüm dostlara  duyuruldu.. 

      Kaza; bir saat önce elektriğin kesilmesi  nedeniyle trafik lambalarının yanmadığı , kenarlarını bir adam boyu otların kapattığı  kavşakta, yol ağzına çıktığı anda karşı Kayseri  yönünden süratle gelen bir  başka otomobillin çarpmasıyla, Lütfü'nün kullandığı  aracının  o çarpmanın sürati ile gidip direğe çarpması sonucu  Lütfü gardaşımızın  boynunun kırıldığı ve o  an itibaren hakka kavuştuğu, eşi Mağfiret  hanımında ağır yaralı olarak Çorum Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak ameliyata alındığını ve ameliyata Tokat Milletvekili Dr. Reşat Doğru'nun da eşlik ettiği, bilgilerini  aldığımda yakın arkadaşlarımıza aktardım. Ve cenazenin  Tokat'a öğle namazını müteakiben şehit mezarlığına defin edileceğini belirttim..

     Cenazenin kaldırılması için MHP Genel Başkan yardımcısı Şefkat Çetin; 21 Dönem MHP milletvekilleri; Mehmet Ceylan'ın ise İstanbul'dan Sivas'a, Sivas'tan Tokat'a , Ahmet Aydın'ın ve Vedat  Çınaroğlu Samsun'dan, Bedri Yaşar'ın  İstanbul'dan, Sadık Yakut Kayseri'den, Mesut Türker Antalya'dan , Şaban Kardeş, Mehmet Aslan, Nail Çelebi, Metin Ergun, Mücahit Himoğlu, Mehmet Nacar, Hasan Basri Coşkun, Ankara'dan , Tokat Milletvekili Reşat Doğru ve 25. Dönem MHP Tokat Milletvekili Abdurrahman Başkan, 17 Dönem MHP Tokat Milletvekili Ahmet Özdemir, 21 Dönem AKP Tokat milletvekili Ergun Dağcı, Bürokrat Mehmet Saral, Metin Baş, Hüseyin Kıyıcı, Cafer Özçelik, Hakan Atmaca, Ferhat Doğan, MHP Tokat Belediye başkanlığı yapanlar, MHP il, ilçe yöneticileri, Tokat ülkü ocakları geçmiş ve  yeni yöneticileri, eş dost tüm sevenleri nin katılımlarıyla önce MHP'si  İl Başkanlığında yapılan törenin ardından  camide kılınan cenaze namazı eşliğinde  hakka uğurladık merhum  Lütfü ağayı..

     Lütfü'nün devamlı arkadaşlarına  Atsızın yolların sonu şiirini okur ve  peşine; "saygı olsun babalara"  diyerek bitirdiği gibi, aramızdan ayrıldı. Evet cenazeye gösterilen bu vefalı davranışların peşine,  cenaze defin  sonu Mehmet Ceylan bu birliğimiz için arkadaşlar bir araya gelmek Lütfü'yü anmak için bir yemek yiyelim teklifine yakın arkadaşlarından Tokat'a gelen 35-40 kişi beraber olduk.. Ve denildi ki 21 Dönem MHP milletvekillerinden hakka kavuşan ve aramızdan ayrılan milletvekillerinin 11'ncisi de Lütfü kardeşimiz oldu.. . Diğer hakka kavuşan on arkadaşlarımız " Mehmet Gül, Mehmet Pak, Ali Güngör, Recai Yıldırım, Sıtkı Turan, Kadir Görmez, Hüseyin Kalkan, Mihrali Aksu, Murat Sökmenoğlu, Osman Gazi Aksoy  ve  Lütfü Ceylan" canlarımızdı onların aziz ruhları önünde saygı ile eğiliriz..Ruhları  şad, mekanları cennet olsun mert, yiğit ülkücülerin?

      Eğer bizler bu can arkadaşlarımızın ölümlerinde gösterdiğimiz birlik beraberliğimizden ders alarak, her zaman, her yerde,tasada, kaderde,  kıvançta  birlik ve beraberliğimizi  unutmadan yaşayabilmeliyiz?

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • selim Ceylan 01 Ocak 1970 02:00

    Efendim ben küçük kardeşinin oğluyum yazınızı okudum çok gururlandim aynı zamanda çok duygulandim sağolun. Allah sizlere hayırlı ömürler versin.