Erzurum'a gelen 44'üncü valimizdi.
İlk geldiği günlerde adet olmak üzere hoş geldiniz ziyaretine gittiğimizde, Ahi Evran'ın vatanı Kırşehirli olduğunu öğrenmiş, konuşmalar arasında şahsıyla ilgili birkaç özelliği hemen fark etmiştik.
Ahiliğin Erzurum üzerindeki yansımasını iyi bildiğimizden bu tanışma üzerimizde pozitif bir etki oluşturmuştu.
Erzurum Kalkınma Vakfı olarak her yıl geleneksel olarak tertiplemiş olduğumuz ve ahilik geleneğinden esinlenerek yaptığımız Sultan Sekisi Toplantıları'ndan bahsetmemiz ilgilerini çekmişti.
Zekası ve münevver kişiliği ile kısa sürede şehri tanımış, Erzurum'u "Ruhu Olan Şehir" olarak fark etmişti.
Kendilerine anlatmış olduğumuz ve uzun yıllardan beri hayata geçirilmesini arzu ettiğimiz "9 Kasım Tabyalara Yürüyüş" düşüncemize kulak verip bu projeyi hayata geçirmeleri, şehrin ruhunu fark etmelerinin güzel bir uygulaması olmuştu.
Şehrin önemli kültür mirasları arasında olan Tabyaları devamlı gündemde tutmaları, ramazan ayında tabyalarda şehit ve gazi ailelerine iftar vererek güzel bir geleneğini başlatmaları çok anlamlıydı.
Uzun yılların ihmalleri neticesinde, birikmiş sorunlarla boğuşan ve sorunlarını bir türlü çözemeyen Erzurum'un fotoğrafını çekmeleri zor olmamıştı.
Şehrin üzerinde kara bir bulut gibi dolaşan ve şehrin enerjisini negatif yönde etkileyen, karamsar düşünceyi tespit etmeleri ve bu algının kırılması yönünde adımlar atmaları son derece önemliydi.
Şehrin doğusu ve batısı arasındaki gelişmişlik farkına çareler arayıp Mahallebaşı ve çevresi ile ilgili kalkınma projelerinin hazırlatılmasında öncülük etmeleri çok isabetli bir yaklaşımdı.
Fukara bir şehirde, dul ve yetimlere hizmet edecek olan "Ulu Çınar " isminde bir vakıf kurması sorumlu kişiliğini ifade eden hayırlı bir hizmetti.
Altıncı hissi olan özel insanlar gibi sn. vali Altıparmak, Erzurum'daki kitap okuma alışkanlığının Türkiye genelinin üzerinde olduğunu görmüş ve öncülüğünü yaptığı kitap fuarına olan ilgi yayınevlerini bile şaşırtmıştı.
Kendisi "Turizmci Vali" olarak tanınıyordu. Bundan dolayı Erzurum'un tanıtılmasına büyük ilgi gösterdi, yut dışında ve yurt içinde bu tanıtımları hakkıyla yaptı.
Üç yıl görev yaptığı şehrimizde vakıf çalışmalarımızdan dolayı kendisi ile görevimiz gereği değişik platformlarda bulunduk.
Aynı kültür kodlarından beslendiğimizi fark ettiğimizden, kendilerine olan saygımız ve muhabbetimiz bir kat daha artmıştı.
Bilindiği üzere, Erzurum ,Ruslar tarafından işgal edildiğinde ,şehirden Anadolu içlerine göç başlamış bu göç kervanlarından bir kısmı Kırşehir'e kadar uzanmıştı.
Bundan dolayıdır ki Kırşehir'de hatırı sayılır bir Erzurumlu nüfusun olduğunu bilmekteyiz.
Sn. Altıparmak'ın dadaşlık kültürüyle örtüşen yapısını fark ettiğimizde, kendisinin Kırşehir'deki Erzurumlulardan olduğu hissine kapıldığımız olurdu.
Ülkeyi tehdit eden terör belasının Erzurum ve çevresinde hayat bulmamaları Sn. Valinin kararlılığının bir ifadesidir ve göz ardı edilmeyecek bir başarıdır.
Cumhuriyeti kuran bir şehirde, Cumhuriyet Bayramı münasebetiyle şehre maddi ve manevi katkıları olan şahsiyetlere "Cumhuriyet Ödülü" verilmesi geleneğini başlatmaları marifet iltifat ilişkileri içerisinde güzel bir uygulama olmuştur.
Görev yaptığı süre zarfında şehrin özelliklerini ve potansiyellerini tespit etmeleri, sorunlar konusunda çözüm yolları üretip yol haritaları çizmeleri, bir devlet adamında görmek istediğimiz vasıfları sergilemeleri hasret kaldığımız bir tabloydu.
Beyt -ül Mal'a olan hassasiyetleri, fakir fukaraya merhameti, erdemli, faziletli kişiliği, çalışkanlığı, mütevaziliği, milli ve manevi değerlere bağlılığı ve münevver yapısı ile tanıdığımız bu güzel insanın şehrimizde biraz daha kalması elbette ki beklentilerimiz arasındaydı.
Biliyoruz ki makamlar kalıcı değildir ve her makam sahibi de fani dünyanın gerçekleriyle yüz yüzedir.
Bu akış içerisinde sn .valimizin devlet kademelerinde daha çok hizmet edeceği temennisinde ve duasında bulunmak durumundaydık.
Valiler kararnamesi ile bu arzumuzun yerine geldiğine sevinsek de bir valiyi değil bir "ahi"yi kaybetmenin hüznünü yaşadığımızı ifade edebilirim.
Sn. Valim ,ülkenin sizin gibi bilge yöneticilere ihtiyacı olduğunu biliyoruz, bir başka bildiğimizde üç yıl görev yaptığınız Erzurum da gönüllere girdiğiniz ve kubbede hoş bir sâda bıraktığınızdır.
Dadaşların ,sizi devamlı hatırlayacaklarını ve şehrin hafızasında yaşatacaklarını ,gönül rahatlığı ile söyleyebilirim.
Elinden ve dilinden emin olunan, görevini hakkıyla yapan, liyakat sahibi ,ülkesinin âli menfaatlerini her türlü şahsi beklentilerinin önünde gören sn valim, yeni görevinizde başarılar diler, ailenizle birlikte sağlık ve esenlik dolu günler geçirmenizi temenni ederim. Sizi özleyeceğiz. Yolunuz açık olsun...
