***
Doğrusunu isterseniz şimdi yazdıklarım biraz da kızgınlığımın bir ifadesi. Ama kesinlikle hissi değil! Bu yazıyı yazdığım saat Bayramın üçüncü günü saat 20.20. Yani akşam ezanı bile çoktan okunmuş. Ben, akılsızlık etmiş, arefe günü çuvalla ekmek almamanın cezasını çekiyorum hala! Evde sabahtan beri ekmek yok. Çoluk çocuk Dadaşkent ve Yenişehir'e bayram görmelerine gittik, ne bir evde taze ekmeğe, ne de açık bir fırına rastlamadım! Belki üçüncü günü akşama doğru bir fırın açılır da ekmek alırım diye bu saati bekledim. Ama yok oğlu yok! Nihayetinde Eski Cezaevinin karşısında bir fırının ışıklarının yanık olduğunu görüyorum. Ama fırının önünde uzunca bir kuyruk!
***
Evet. Yanlış duymadınız. Bayramın üçüncü günü akşamı Erzurum'da yeni açılan bir fırının önünde ekmek kuyruğu var! Herkes hiç olmazsa iki tane ekmek alabilmek için dakikalarca kuyrukta bekliyor. Ve Özvatan adlı bu fırının önüne geldim, resmen oradaki kalabalığı provake ettim! ''Türkiye'de hiç bir ilde bu gün bu saat itibariyle böyle bir manzaraya rastlayamazsınız'' diye seslendim. Vallahi amacım olayı provake etmek değildi! İçimden geldi o sözleri söylemek! 'Sessiz çoğunluk'un sesi çıkmıyordu nedense! Ama bu söylediklerim karşısında kuyruktakiler sus-pustu! Kimse bir şey söylemek istemiyordu. Ancak, birisi dayanamadı. 'Erzurum bunu hakediyor!!!'' dedi!
***
Hak ediyor, hak etmiyor. O 'çetrefilli' bir konu! Ama, üstüne basa basa iddia ediyorum! Türkiye'de üç günlük bayramda üç gün bayat ekmeğe talim eden tek il Errzurum'dur! Ben bunu bilir buna inanırım! En yakın komşumuz olan Bayburt'a bile gidin, kesinlikle fırınlar açıktır! Oralarda bile fırıncılar bilemediniz 1 gün bayram için tatilde olur! Ve oralarda bile belediye yöneticileri halkın bayat ekmek yemesine anca bir gün tahammül eder! Ertesi gün mutlaka olaya müdahale eder!
***
Bayramdan önce bir yazımın altına not düşmüştüm. Fırıncılar yüzünden her bayramımız zehir oluyor demiştim. Erzurumluları her bayram öncesi çuval çuval eve ekmek götürmeye mecbur kılıyorlar demiştim. Bu çok çağdışı bir durumdur demiştim. Ve bu bayram da öyle olacak demiştim. Heyhat, dediklerim çıktı! Ve bu dediklerimin yaşandığı Büyükşehir'e ben daha Büyükşehir olamadı, adı Büyükşehir diyorum, bana kızıyorlar! Eh artık, kızan yatağını ayrı sersin! Büyükşehir olaydı ben de Büyükşehir diyeydim!
Vedat Bey parmak bastığınız mevzular gayet ehemmiyetli ama dilbilgisi, cümle yapısı konusunda sıkıntı var. Belirtmek istedim.