Siyaset Haber Girişi : 22 Mayıs 2021 15:40

"HİBE YARDIMI VERMEDEN GERİ ALDILAR"

DEVA Partisi İl Başkanı Vahit Bingöl, "Verileceği söylenen 5 bin lira hibe yardımı daha vatandaşın cebine girmeden özel tüketim vergisi ve akaryakıt zammıyla geri alındı" dedi.

ERZURUM AJANS - DEVA Partisi İl Başkanı Vahit Bingöl, ülkede yaşanan kuraklık ve ekonomik zorluklara ilişkin açıklamalarda bulundu.  

 

Türkiye’nin son yılların en yağışsız bahar mevsimini geride bıraktığını söyleyen DEVAL Partili İl Başkanı Vahit Bingöl, “Uzun süren kış şartlarından yeni sıyrılan ve umudunu bahara, bahar ile gelecek yağmurlara, dolayısıyla ekine ve üretime bağlayan Erzurum çiftçisinin bugünlerde gözü hep yukarılarda kalmış, yağmur bulutu arar hale gelmiştir. Son yılların en kurak ve yağışsız baharını yaşayan köylümüz, çiftçimiz, yetiştiricimizin bugünlerde ağzını bıçak açmamaktadır. Mevsimin giderek kısaldığı, gün dönümüne bir ay kadar bir süre kaldığı şu günlerde, bitkisi, böceği, kelebeği, kuzusu, ineği ve hatta dağı, taşı, toprağı yağmur diye melemektedir” dedi.

 

“OT SATIŞI YASAKLANMALI”

 

Bingöl’ün konuşmasından satır başları.

 

“Sadece bizim bölgemizde değil, ülkenin önemli kesiminde kuraklık yaşanmakta, etkisini göstermekte, bu olumsuzluk da ot, yem ve saman fiyatlarına, henüz mevsimi olmamasına rağmen yansımaktadır. Güneydoğu illerinde ot ve saman fiyatlarının yükselişte olduğu haberleri, önümüzde bizi çok sıkıntılı bir sürecin beklediğinin habercisi olarak gelmektedir. Bu nedenle, başta Erzurum Valiliği, dolayısıyla Tarım İl Müdürlüğü tedbirlerini şimdiden almalı, köylümüze, çiftçimize gereken yardımları karşılıksız olarak yapmalı, gerekirse üretilen ürünlerin parasını nakit olarak ödemeli, buna mukabil Erzurum dışına ot ve saman satışını, kış aylarında ot ve yem fiyatlarının yükselmesini önlemek amacıyla yasaklamalıdır.”

 

 

“ÜRÜN VERMEZ HALE GELDİ”

 

“Yaklaşık bir ay kadar önce yaşanan soğuk nedeniyle Tortum ve Uzundere ilçelerimiz başta olmak üzere meyve bahçeciliği yapan yörelerimizde çiçek açan meyve ağaçlarının üşüdüğü herkes tarafından bilinmektedir. Yüksek kesimlere karın yağdığı o günlerde geceleri ortaya çıkan soğuklar yüzünden çiçek açan meyve ağaçlarının üşüdüğünü, dolayısıyla ürün vermez hale geldiğini belirten yöre insanının feryadına kulak verilmesi, zarar gören çiftçilerimizin, köylülerimizin yaralarının sarılması için gerekli adımların atılması, kaçınılmaz bir zorunluluktur.”

 

“BAL REKOLTESİ DE DÜŞECEK”

 

Yaşanan kuraklık nedeniyle dağlarda yeterince çiçek açmaması, bal üreticilerini de kara kara düşündürür hale gelmiştir. Çiftçimiz gibi, köylümüz gibi, bal üreticisinin de gözü yukarılarda, bulut yolu gözlemektedir. Beklenen yağmurların bir ay içinde yağmaması halinde bal rekoltesinde geçen yıllara oranla yüzde 60, 70’ler düzeyinde bir düşüş olacağını bal üreticileri söylemektedir.

 

 

“HEPSİ İÇLER ACISI DURUMDA”

 

“Aynı oranda ürün kaybı süt ve süt ürünleri, yağ ve peynir için de geçerlidir. Kuraklıkla birlikte çeşitli mevsim hastalıklarının yaygınlaşma ve belki salgına dönüşme ihtimali, bir başka önemli tehlikedir. Ülkemizin içinde bulunduğu olumsuzluklar karşısında çaresiz kalan, yaşanan salgın nedeniyle işinden olan, ekmek teknesi kapalı kalan esnafımızın içler acısı durumu, köylülerimizden, çiftçilerimizden geri kalmamaktadır.”

 

"HİBE YARDIMI VERMEDEN GERİ ALDILAR!"

 

Erzurum’da çok sayıda esnafın, işadamının işyerini kapattığı bilinen bir gerçektir. Gerek işyerlerinin, gerekse evlerinin temel ihtiyaçlarını bile karşılayamaz hale gelen, bir yandan boş kalan raflarını doldurmakta zorlanan, diğer yandan vergi, prim borcu, elektrik ve doğalgaz giderini karşılayamaz duruma gelen esnafa verileceği söylenen 5 bin lira hibe yardımını, daha para vatandaşın cebine, kasasına girmeden özel tüketim vergisi ve akaryakıt zammıyla geri alınmıştır.”

 

“İNSANIMIZ PATLAMA NOKTASINA GELDİ”

 

“Ziraatçilerimiz, mühendislerimiz ve hatta tecrübeli, bilgi ve birikim sahibi çiftçilerimiz, bizi toplum olarak son derece sıkıntılı bir dönemin beklediğinin haberini vermekte, gerekli uyarıları yapmaktalar. Aslında görünen köyün kılavuz istemediğini hepimiz biliyoruz. Her şey ortada. Sosyal ve ekonomik sıkıntılar, insanımızı patlama noktasına getirmiştir. DEVA Partisi olarak gerek Ankara siyasetinin, gerekse yerel yönetimlerin gerekli önlemleri şimdiden ve hiç vakit geçirmeden almaları gerektiğine inanıyoruz.”

 

 

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.