KİRLİ İSTİHBARAT!

Gazeteci için su gibi ekmek gibidir istihbarat…

 

Millete, ‘bakın gerçekte ne oluyor, ne bitiyor’ demenin tek yoludur!

 

Şerefiyle, namusuyla gazetecilik yapanlar ‘istihbaratın kıymetini’ çok iyi bilir.

 

Gelen bilgiyi, belgeyi didik didik eder.

 

Doğruyu, en doğruyu, en yalın haliyle haberleştirmek ya da satırlara taşımak gazetecinin asli görevidir.

 

Gazeteci, akçeli işlere bulaşmamışsa ya da ‘eşşek’ değilse ‘kirli istihbaratı’ anlamaması, ayıklayamaması mümkün değildir!

 

Uzatmayayım.

 

Hatırlarsınız ‘istihbarat kurnası’ gibiydi, tweet atıp duruyordu Erzurum Cumhuriyeti ama patladı!

 

Şimdi de Erzurum Kalesi çıktı!

 

İlla karıştıracaklar Erzurum’un adını… Rezilliğin daniskası.

 

Cezası olmayan suç olduğu için bir cüretkâr daha türedi…

 

Ne hikmetse bu hesabın da hedefi Büyükşehir Belediyesi!

 

O kadar eleştirmişimdir Büyükşehir Belediyesi’ni, Başkan Mehmet Sekmen’i ama hiç bunlar gibi bel altından vurmamışımdır.

 

Kendine ‘Doğu’nun Gazetesi’ diyen bu ‘Erzurum Kalesi’ de belirlemiş bir iki isim, asıp kesiyor.

 

Oraya buraya belge, bilgi gönderiyor.

 

Bana da gönderdi.

 

Ama kirli!

 

İstihbarat kirli…

 

Neden mi?

 

Sahte bir hesap ardına sığınarak, bir takım şeyleri doğru ya da yanlış olsun ortaya çıkarmak adına yapılan bu klavye şerefsizliği kabul edilemez!

 

Öyle ki, Cumhuriyet Savcılarının bu gibi girişimlerin yüzüne bakmadığını Erzurum Cumhuriyeti olayında gördük.

 

İşlem yapılsaydı şu an kim bilir kimler içerdeydi!

 

O yüzden ‘Erzurum’u düşünüyorum’, ‘Milleti düşünüyorum’ gibi safsatalarla ‘Erzurum Kalesi’ arkasına sığınmanın anlamı yok!

 

Dedim ya bu işin cezası yok!

 

O yüzden piyasada bu kadar ‘kahraman’ var!

 

Peki, gönderilen bilgi ve belgeler ya gerçekse!?

 

Erzurum Ajans ve Onur Sağsöz olarak ne akçeli işimiz var ne de ‘eşşek’ değiliz, her birini didik didik ediyoruz.

 

Büyükşehir’in ne kadar borcu var?

 

Hangi ihalede ne olmuş, kim kime ne vermiş?

 

Kültür sanat ihaleleri niye aynı firmalara gidiyor?

 

Kıç kadar şehirde 15 bin billboard, raket nasıl, neyle dolmuş?  

 

Bu ve bunun gibi onlarca soruya cevap arıyoruz.

 

Ama edebiyle ama adabıyla…

 

Ve olur da bir Cumhuriyet Savcısı, “Onur gel buraya ver bakalım elindekileri” dese emir telakki ederim.

 

Öyle, kale ya da cumhuriyet arkasına sığınmam!

 

O yüzden ‘bir miktar’ delikanlı olun, yıkılacak kalenin surları altında kalmayın.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • Nihat y 26 Mart 2021 06:28

    Tamam işte kıç kadar şehirde 15 bin raklam panosu niye dolmuş adam güzel soru sormuş. Gelen yedi giden yedi biriside çalışacam ama çalmayacam demedi