Futbolda oynanmayan bir maçın skorunu tahmin etmek mümkün değil.
Adı ne olursa olsun kimsenin de oynanmayan maç ile ilgili tahminde bulunması abesle iştigaldir.
Bu konuda ülkemizde de geçmişte sayısız örnek vardır.
Kimi futbol adamları, ister yazar, ister teknik adam, ister futbolcu olsun, oynanmayan maç ile ilgili tahminlerde bulunmuşlar, bazıları yanılmış, bazılarının da öngörüleri doğru çıkmıştır.
Dediği çıkana 'Helal olsun', çıkmayana da 'Yuh olsun' denilmiştir.
Bunu futbol dünyası ile içiçe olanlar çok iyi bilmektedir.
***
Bugüne kadar profesyonel olarak liglerde mücadele eden ve 3 dönem de süper ligde yeralan Erzurumspor'u yakından takip eden bir futbol muhabri olarak, hiç bir zaman bir maçın sonucu ile ilgili bir şey söylemedim.
Rakip ne kadar güçlü, ne kadar zayıf da olsa..
Söyleyenlere hep karşı da oldum üstelik.
Ama, bir nevi kumar olan bu tahmin işi için bir opsiyon da kendime ayırıyorum.
İlk defa böyle bir şey yapıyorum.
Tuttu tuttu, tutamadı, ondan kolayı ne.
Paşa paşa özürümü diler, 'Yanılmışım' derim!
Hoş ilk defa olacak ve herşeyin de mutlaka bir 'ilk'i vardır!
***
Evet, gelelim tahminime.
Cumartesi günü Trabzon'da oynanacak olan Düzyurt-Erzurum Büyükşehir Belediye maçında Erzurum'un yeneceğini iddia ediyorum!
Bu maç bir takımın galibiyeti ile bitecek ve kazanan taraf Erzurum olacak!
Hoş bildiğim bir şey yok elbette.
Kahin hiç değilim.
Sadece sezgilerim o yönde.
Dilerim, hayatında bugüne kadar kumar oynanamış biri olarak ilk kumarımı oynuyor ve Erzurumlu oyuncuların Düzyurt'tan hem rövanşı alacağına ve hem de üst sıralarda kendine yer bulma düşüncesini bir nebze de olsa gerçekleştirmiş olur!
***
Şimdi ben öyle diyorum ya.
Merak de etmiyor değilim şimdi, acaba yenerler mi diye.
Kolay değil.
Kalkıyor orta sıralardaki bir Erzurum takımı için hem de liderle, hem de deplasmanda oynanacak bir maçın öncesinde 'kesin yenecek' diyorum.
Kendime destek de arıyorum, belki de suç ortağı!
Sevgili hocamı, Yavuz İncedal'ı aradım, az önce telefonla.
Onlar da Trabzon'a ulaşmış, otele henüz yerleşmişlerdi.
Ses tonundan da hem heyecanlı hem de moralli buldum onu.
Kendisi ile kısa süreli bir sohbet yaptım. Takımda eksik ve cezalı oyuncu durumunu sordum. İçimden bunu sorarken, yenebilecekleri konusunda tiyo almaya çalışıyorum. Belki de kendimi kandırmak için! Şöyle dedi Yavuz hoca:
''Hem teknik hem de oyuncu kadrosu olarak kesinlikle bu yarışın içinde olmamız gerektiği düşüncesiyle hareket ediyoruz. Bu maça oyuncularım eksta bir motivasyonla çıkıyorlar. Hele ilk maçta haksız yere kaybedilen bir Düzyurt mağlubiyeti yaşandı. Biraz da o mağlubiyetin acısını çıkartmak istiyoruz. Ayrıca bu yarışın içinde olmamız için de bu maçı kazanmamız gerektiği konusunda onlar da işin bilincinde. Bir yerde olmak, ya da olmamak maçı bu maç! Biraz da hiç bir mazeret kabul edemeyecek bir maç!''
***
Sonrasında sevgili İncedal, eksikleri sayıyor. Kaptan Fatih Gültekin ile Mustafa Özkaya'nın oynamayacağını belirtiyor, sakat Erdinç'i ise 18 kişilik kadroya dehil ettiklerini ama, maçın skoruna göre son dakikalarda bu oyuncuyu sakat da olsa oynatabileceğine dikkat çekiyor.
***
Sohbetimiz esnasında hocaya ben bu maç ile takımının galip geleceğini düşündüğümden ve öyle bir yazıyı da ilk defa yazacağımdan bahsettim. Güldü tabiiki de. ''İnşallah hepimizin dileği olur'' demekle yetindi.
Evet, yapacak bir şey yok.
Erzurum bu maçı kazanacak dedim bir defa.
Erzurumlu oyuncular sadece kendileri için değil, galiba benim için de oynayacaklar!
Ok yaydan çıktı artık!
Cumartesi günü 13.30'da oynanacak olan maç için oynadım bu kumarı!