Samur kürklü zübükler!

7 Haziran yapılan genel seçimleri beğenmeyen erk, "bu ne biçim oy verdiniz, yeniden verin, " diyerek, öğrencisinin ödevini beğenmeyen öğretmen edasıyla, seçim sonuçlarını seçmenin yüzüne fırlattıktan sonra olanları herkes biliyor.

Kimse sanmasın ki buruşturularak yüzüne fırlatılan sınav kağıdını yerden alan seçmen, "biz ne halt ettik, hocamızı kızdırdık, hacımızı azdırdık," düşüncesiyle 1 Kasım'daki sandık sınavında hocasının hoşuna giden cevabı yazacak.

Türkiye Cumhuriyeti'nin siyaset laboratuvarında yapılan son deneyi gördükten sonra, elinde patlayan bir ucu kapalı cam boruya katacağı kimyasallarda oran değişikliği yapacaktır.

AKP kimyasalından biraz azaltacak, CHP ve MHP'den de biraz çoğaltacaktır. Kimilerinin çok tehlikeli gördüğü HDP kimyasalını da unutmayarak deney tüpünden alacağı neticeye bakacaktır.

Bu kez de patlar mı acaba!

Eğer 1 Kasım'da yapılacak olan bu sınav çeşitli bahanelerle ertelenir ya da yapıldıktan sonra yine beğenilmez ise, öyle sanıyoruz ki bu kez seçmen patlar.



Son zamanlarda Kandil ile ıslak mendil arasında sıkışan HDP, net bir şekilde silahla barış gelmez, demeye başlamışken, PKK da Kürt kaşığı ile İngiliz boku yemeye devam ediyor.

Bunun nedenini anlamak için dahi olmaya gerek yok. Fikir ne isi zikir de o!

İngiltere'nin etkin gazetesi Financial Times'e göre şimdi de IŞİD Türkiye'ye saldıracakmış!

Bu coğrafyadaki sahnede oynanan oyunun nerede yazıldığı daha iyi anlaşılmıyor mu yani!

Anlaşılan bir şey daha var; o da sahnelenen bu oyunun dekorunu hazırlayanların içinde içimizden de birilerinin olması. Oyuncusu da var, ışıkçısı da! Suflörünü de bilenler biliyor zaten!


Bir partiyi veya o partilinin söylediğini kendi yapımızla ve çapımızla da olsa eleştirecek olsak, o partinin şakşakçılarından hakaret gecikmiyor.

Yani, bazen faşist oluyoruz, bazen komünist; bazen dinsiz oluyoruz, bazen dinli.

Sade biz mi, biryerlerde birşeyler yazarak fikrini söyleyen herkes bu sıfatlardan nasibini alıyor. Hele "vatan haini" sözü dillerde ferman gibi gezip duruyor!

Gerçekleri görmeyen ve de bir partiye en son din, liderine de peygamber gibi tapanlar var; var ama bu tür yaratıkların imanı sahtedir. Görülecek ki yakında "tövbe" ederek başka yöne döneceklerdir.

Çünkü bunların bir kısmı samur kürklü zübüklerdir. Gerçeği bilir ve görürler; ama işlerine gelmez! Asıl sorun bu samur kürklüler değil, ucuz tilki kürküyle gezen ve hamurunda yalakalık olanlardır.

Hiçbir kürkü sevmeyen ve iki yakası bir araya gelmeyen gömleğini değiştirmeden yaşayan bizim gibiler ise,  bu yalaka takımından bazen faşit, bazen komünist, bazen dinsiz, bazen de dinli yaftasını yiyerek; ama gerçekleri söyleyerek yürüyüp gideceğiz.

Bizlerin kaçacak yerimiz yok; ama bu memlekette yatacak yerimiz var.
Şimdi söyleyin samur kürklü zübükler. Sizin yatacak yeriniz var mı?

Evet, bu millet deneyi gördü.
AKP eriyor, MHP (liderine rağmen) büyüyor.
CHP mi?
Bekleyin, görürsünüz!
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.