Yurttan yazılar ve Kars Kalesi

 

İsmail Hâbip Sevük'ün, 1937 yılında kaleme aldığı "Yurttan Yazılar" isimli eserinde, gördüğü ve gezerken hayran kaldığı serhat şehri güzel Kars'ı anlatırken; paronamik bir bakışla Kars için şu değerlendirmeleri yapar. 

 

"Kaleden görünen Kars, satrançlı sekiz caddesinin hendesesi ve bu caddelere sıralanmış oturaklı binalarıyla, Avrupalı bir mamure parçası gibi. Peki, ya Kars'tan görünen kale? O büsbütün ömür." 

 

"Ankara Kalesi, bulunduğu tepenin üstünde bir hotoz gibi, Trabzon Kalesi şehrin içinde kaybolmuş gibi. Afyon Kalesi her taraftan şehri eziverecekmiş gibi; fakat Kars Kalesi... Bu, duvar, beden, burç değil; bu.. ve tepenin üstünde tunç bir destan gibi oturuyor. Satrançlı caddelerinin hendesesiyle öğünen Kars güzel amma, ben ondan çok bu kaleye gönül verdim."  

 

Yazar bu eserinde Erzurum ve Kars'ın tarihsel serencamını özlü bir şekilde anlatır. Ülkemizin tarihinde destanlar yazan Kars ve Erzurum şark serhaddindeki Çanakalemiz'dir. Erzurum kalesi ve tabyalar, Kars Kalesi ve istihkâmlar mutlaka görülmeli.

 

Her iki şehir de açık hava müzesi gibidir. Gönül huzuruyla, her iki şehirde de uzun yıllar görev yaptım. Yazar'ın ayrıca Erzurum hakkındaki değerlendirmeleri bir başka anlatım. Eserinde Erzurum'u anlatırken şu tarihsel notu düşüyor. " Borçların en büyüğü vatan borcudur. Fakat  Erzurum vatandan alacaklıdıır" Yurttan Yazılar eserini her Erzurumlu'nun ve her Karslı'nın mutlaka okumaları gereken değerde bir eser. 

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.