Azerbeycan, Gürcistan ve İran izlenimleri-2

(Tiflis-Gence-Bakü-Erdebil-Tebriz)

Nazlı nazlı dalgalanan Azerbaycan bayrağını görünce, gururlandık ve bir kardeşe kavuşmanın heyecanını hissettik.

Gürcü tarafından kısa sürede geçip, Azerbaycan tarafına geldiğimizde tünel şeklinde camlı bir bölmeden geçtik ve aracımızı beklemeye başladık. Bizi ,bu kapıda konsolosluk görevlisi Romin İsmailof  karşıladı ve işlemlerimiz konusunda  yardımcı oldu.

Romin, beyefendi bir gençti, babaannesinin de Erzurumlu olması, daha da yakınlaşmamızı sağladı.

Bu bekleme anında "Zibil gabı,Nefer geçişi"  yazan levhaları okumamız, çok hoşumuza gitmişti .

Gürcistan da yaşadığımız sıkıntıyı burada yaşamamak için etrafımızı saran seyyar dövizcilerden Azerbaycan parası  Manat aldık. Bir Manat yaklaşık bir dolar ediyordu.

Havanın soğuması, ayakta beklememiz,bizi bayağı yormuştu, neyse ki biraz ileride bir lokanta bulmamız çok işimize yaradı, karnımızı doyurup, çayımızı içip, ihtiyaçlarımızı gördükten sonra nihayet aracımız geldi.

Otele geldiğimizde artık yorgunluktan tükenmiştik, kendimizi  yatağa atıp, derin bir uykuya daldık.

Sabah kahvaltıya indiğimizde, bize refakat edecek olan Samira hanımla tanıştık.

Sohbetimiz esnasında Semira hanımdan kreş'e "Körpeler evi" ana okuluna ise "Uşağ bahçesi" denildiğini öğrendik.

Gence valiliğinde çalışan Samira hanım, Gence de kaldığımız süre bize rehberlik etti .

En büyük hayallerinden birinin Erzurum da iletişim fakültesinde okumak olduğunu söyleyen bu Azeri kızının ailesi, Nahcıvan'dan,Revan'a oradan da Gence'ye gelmiş.

Otel lobisinde toplandığımızda ekipten iki kişinin olmadığını tespit ettik, meğer Abamüslim Ak hastalanmış eşi de onunla beraber kalmış.

 Neyse ki ,Gürcülerin el koymadığı birkaç ilacı  Abamüslim bey'e verdik de  ertesi gün ancak rahatlayabildi.

Gence de, Kepez ve Nizami isminde iki valilik ile bunların üstünde büyük valilik bulunuyor.

Kepez, buradaki bir dağın ismi ,üstü kesik ve karla kaplıydı.

İlk olarak, 450 Hektar büyüklüğündeki  Haydar Aliyev Parkına geldik, burada muhteşem mimarisi olan Zafer Takı bulunuyordu.

Bu parka ilk ağacı, 1980 yılında Haydar Aliyev dikmiş.    

Kafilemizle birlikte, Çanakkale Zaferinin 100. Yılı anısına hazırlanan ağaç dikme etkinliğine katıldık.

Aracımızdan inince, bizi  Gence Vali Muavini Nagif Hamzayef ve Hasan Mammadova ile sendika başkanı Xagani Safarov ve kalabalık bir grup karşıladı.

Bu kardeşlerimizin bize olan ilgileri o kadar samimi ve içtendi ki kendimizi evimizde hissettik.

 Gence Vali Muavini Nagif Hamzayef oldukça sempatik ve civan bir Azeri delikanlısıydı.

Nagif bey Erzurum da okuduğundan, bizim fahri hemşerimiz olmuş .

Erzurum'u tanıyor olması ve " Erzurum'un benim üzerimde çok hakkı var" demesi , hepimizin çok hoşuna gitti.

Gence Konsolosumuz Sn. Orhan Işık ve Sn. eşlerinin  hazır bulunduğu bu etkinlik ,çok anlamlı  ve gurur vericiydi.Çanakkale Şehitleri anısına 15 Çınar ve 3000 fidanın dikildiği bu etkinlikte, kafile olarak ağaç dikmemiz, iki kardeş ülke arasında sonsuza kadar sürecek olan muhabbetin bir ifadesi oldu.  

Bu etkinliğe Gence basınının ilgisi de çok fazlaydı..

Kameralar karşısında ilk konuşmayı yapan Konsolosumuz Sn. Orhan Işık, Çanakkale ruhundan ve Azerbaycan -Türkiye kardeşliğinden bahsedip gelecek için çok anlamlı ve güzel mesajlar verdi.

Erzurum ve Gence'yi kardeş şehir yapmanın ilk adımlarını attığımız bu etkinlikte, 1916-1918 yılları arasında işgale uğrayan şehrimize yardıma gelen Bakü Cemiyet-i Hayriyesi üyelerini ve onların lideri Gence'li  Seyidov'un Erzurum'daki fedakarlıklarını anlatıp, kardeş yardımına koşan bu Azeri  kardeşlerimizin Erzurum da Ermeni çeteleri tarafından şehit edildiklerini ifade ettik.  

Tarihte eşine az rastlanan bu kardeşliğin , bizlere ağır bir sorumluluk yüklediğini ve bu fedakar insanlara vefa borcumuz bulunduğunu söyleyerek ,Gence ve Erzurum'un kardeş iki şehir olmasının öneminden bahsettik.

Büyük şehir belediye başkanımız Sn. Mehmet Sekmen beyin vermiş olduğu muvafakat çerçevesinde, Gence ile Erzurum'un kardeş şehir olması yönündeki talebimizi ilettik.

Palandöken Belediye başkan yardımcısı Zafer Bülent Ergin'de bu çerçevede bir konuşma yaparak  Çanakkale ruhundan ve Türk- Azeri kardeşliğinden bahsetti.

Gence vali muavinleri ve konsolosumuzla birlikte diktiğimiz çınar ağacının bu kardeşliğin ilk temelini oluşturmasını temenni edip, büyük bir mutluluk içerisinde zafer takına gittik

Zafer takı içerisinde, Haydar Aliyev müzesi bulunuyordu

Haydar Aliyev Müzesi


Müzenin üst katında Rusça, İngilizce ve Fransızca kursları yapılıyormuş, alt katta ise halı tezgahları ve halıcılık kursları veriliyormuş.

Orta kat ise ,tamamen Haydar Aliyev'e ayrılmış. Burada Aliyev'in çocukluğundan  devlet başkanlığına  kadarki dönemi anlatan resimler ve belgeler yer alıyordu.

Müzede fotoğraf çektirip, hatıra defterini yazdıktan sonra aracımıza binip tekrar Gence'ye doğru yol aldık. Yolumuzun üstündeki "Şişeli Ev" çok ilgi çekiciydi.

Yollar ve kaldırımlar diğer Sovyet ülkelerindeki gibi geniş ve bakımlıydı.

Gence Valiliği, Cuma Mescidi , Cavat Han Türbesi ve Atatürk Caddesinden geçip ,Türk konsolosluğuna geldik.

Bizi, konsolosumuz  Orhan Işık ve eşleri ile konsolosluk görevlileri karşıladılar.

Konsolosumuzun vermiş olduğu Gence hakkındaki brifingle birlikte, Gence'nin , ilim ve irfan şehri olduğunu, İpek yolu üzerinde bulunduğunu, kadınların ön planda olduğunu, Türkiye'yi büyük kardeş olarak gördüklerini ,maden ve metalürji konusundaki potansiyellerini öğrendik.

Daşkesen şehrinin vali muavini, Cavanşir Ataşi (Qocayev)'in  Türkiyeda Çanaggala Zeferinin 100 illiyine ithaf ettiği"

Azerim, Osmanlım,Turanlım menim

Yapanım,yaradıb-guranım menim

Ey.canım,ürayim,gözüm Türkiyem

Ey.dostum,gardaşım,özüm Türkiye

***

Yılmaz,sarsılmaz şah vügarımız

Hagg deyip haygıran xilaskarımız

Ey şehid esgerim,gazim Türkiyem

Yürüşüm,hücumum,helmem Türkiyem

Sen ey gehremanlıg yazım Türkiyem

***

Ey.arxam,siperim,galxanım menim

Qarsım,Erzurumum,Ceyhanım menim

Ey Mekkem,Medinem,gıblem Türkiyem  

Ey yaylım ateşim,zerbem Türkiyem

***

Ey ayım.ulduzum,seherim menim

Qurtuluş uğrunda hünerim menim

Çağırışım,harayım,nerem Türkiyem

Varlığım her damlam,zerrem Türkiyem

***

Qelebe mayakım Çanaggalamsan

En şanlı,ebedi zefer çalansa

Mustafa Kamalım Paşam Türkiyem

Senindir gelecek yaşam Türkiyem

***

Yağı düşmenlerin gözüne oxsan

Şükür ki Tanrıya tek deyil çoxsan

Xoş emel,xoş meram,niyet Türkiyem

En ulu,en cesur millet Türkiyem

***

Doğma Azerbaycan,ana vatanım

Her yana yayılsın goy sesim menim

Möhteşem,alınmaz galam Türkiyem

Bayramın mübarek,salam Türkiyem"


Şiirini  okuyan ,Yegane isimli genç Azeri kızı ,hepimize duygulu anlar yaşattı.

Konsolosluğumuz tarafından ,ebru kursu verildiğini öğrenmemiz bizleri ziyadesiyle memnun etti.

Konsolosumuza, Erzurum'dan getirmiş olduğumuz hediyeleri sunduktan sonra buradan çok güzel duygularla ayrıldık.

DEVAM EDECEK...

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.