Ne yalan söyleyeyim. Bana göre bu sezon 11 yeni oyuncuya mukavele imzalatan ve geçen yıla göre yüzde 80 değişime uğrayan Erzurum Büyükşehir Belediyespor'un en iyi transferi Yavuz İncedal oldu! Geçen yıl üç-dört maçını izleyebildiğim Belediyespor'u sırf yönetimin o İncedal transferi jesti hatırına sıklıkla takip edeceğimi belirteyim. Hatta Allah nasip eder, fırsat da verirse bu sezon koyu bir Belediyespor izleyicisi olacağımı dahi söyleyebilirim. Son yıllarda çalıştırdığı Anadolu takımlarını bir üst lige çıkarma başarısını gösteren ve bu konuda spor kamuoyunda dikkatleri üzerine toplayan Yavuz İncedal, bu saatten sonra 'adamım'dır, haberiniz ola!
***
Zaman zaman yerel gazete ve internet sitelerine düşen Belediyespor ile ilgili haberlere gözucuyla bakarım. Genelde yeni transfer veya teknik direktörün çalışma proğramlarını ifade eden haberler görürüm. Uzun yıllar muhabirliğini yaptığım Erzurumspor'dan kalma alışkanlıkla da olsa gerek, gören çok sayıda dostumun 'Belediyespor'un durumu ne?' şeklindeki sorularına da muhatap olduğumdan, gerçekten durum nedir, ne değildir diye meraklanmaya da başlamıştım! Hele de daha geçen yıl mavi-beyazlı ekibin yarıştığı ama kaybettiği Gümüşhane'nin o 'gizemli' hocası ile anlaştıktan sonra Belediyespor ile ilgili merakım da giderek artmıştı. Şaka gibi! Yönetim, Yavuz İncedal'ı trasfer etmeyi başararak güzel bir iş çıkartmıştı! Madem öyle, durum ne merkezde, en azından ben bazı meraklarımı gidereyim diye, kolları sıvadım, işe koyuldum. Önce yönetici sevgili arkadaşım Sinan Doğan'ı aradım ve Yavuz hocanın telefonunu istedim. Henüz daha yüz yüze görüşme imkanı bulamadığım ve ben telefonla konuştuktan 10 dakika sonra hazırlık maçı için Erzican'a hareket eden yeni teknik patronun telefon numarasını aldıktan sonra, bastım tuşlara.. Uzun süre çalan telefonuma cevap veren yoktu. Kapattım. Tam da 22 Ağustos'ta başlayacak olan Palandöken Karate Turnuvası ile ilgili bir yazıyı kaleme alacakken telefonum çaldı. Arayan numara, az önce aradığımda cevap vermeyen Yavuz hocaya kayıtlı telefon numarasıydı!
***
'Yağcılığım' üzerimde demek ki! Hal, hatır ve tanışma faslından sonra, ''Bana göre takımın şu anda en iyi transferi sizsiniz!' diyorum.. Belki de beklemediği bu 'iltifat' karşısında hissediyorum, mahçup oluyor.. ''Kadroya dahil ettiğimiz 11 yeni oyuncu da iyi transfer' diyor, konuyu değiştirmeye çabalıyor.. Mahçubiyeti karşısında ben de mütevaziliğinin gereği olarak dediğini yapıyor, o konuyu değiştiriyor, takımı ile ilgili sorulara geçiyorum.. Geçen sezon banko oynayan 3 oyuncunun dışında kadronun tamamen değiştiğini ve yüzde 80'i yenilenmiş bir ekiple sezona gireceklerini söylüyor. Şu anda bir kaleci ve ön libero transferi düşündüklerini, onun akabinde transfer dosyasını kapatmayı hedeflediklerini belirten İncedal hoca, almayı çok arzu ettiği oyuncuları gerek bir üst ligde oynama isteği ve gerekse de ekonomik sebeplerden dolayı alamadıklarını ifade ediyor. Herşeye rağmen iyi bir ekip oluşturduklarına inandığını kaydeden Yavuz hoca, takımını beğendiğini söylerken, ''Bana göre benim takımım Barselona, oyuncularım da Barselonalı oyunculardır'' diyor, yol arkadaşlarına övgüler diziyor.
***
1962 Konya doğumlu, evli ve iki çocuk babası, 12 yıllık profesyonel futbolculuk hayatından sonra teknik adamlığa soyunan ve o yolda bir çok da başarılara imza atan Yavuz İncedal'dan arkasına bir inci gibi dizdiği bu başarılarını anlatmasını istiyorum. Konya Mobella, Tokat, Tarsus, Aksaray ve Gümüşhane'i 3.ligden 2.lige çıkardığını belirtiyor. Ayrıca Eskişehirspor'u da 2.ligden Bank Asya'ya çıkarttığını anlatıyor. Çanakkale Dardanel'den talebeleri Selçuk İnan, Hasan Kabze ve Mehmet Topal'ı Türk futboluna kendisinin kazandırdığını söyleyen İncedal, Fatih Terim, Mustafa Denizli, Yılmaz Vural, Köksal Mesci ile Ertuğrul Sağlam'ı 'rol model' gördüğünü kaydediyor, onlara duyduğu hayranlıktan ve onları örnek aldığından sözediyor. ''Şampiyonluk kolay değil. Ama o kadar da zor değil'' diyen Yavuz İncedal, başarılı olmasını 'çok konuşan değil, çok koşan takım'la çalışmaya bağlıyor! Erzurum'a da bir üst lig hedefi için geldiğine vurgu yapan başarılı teknik adam, buraya gelirken 'seyirci faktörü'ne de güvendiğini anlatıyor..
***
Yavuz hocaya tribünlere seyirci çekecek bir isim niye düşünmediklerini soruyorum bir ara.. ''Vallahi futbolu isimler oynamıyor!'' diyor ve oyuncuları Sefer, Onur, Haluk, Kemal ve Fatih Arat gibi oyuncularının da en azından profesyonel liglerde tanınmış oyuncular olduğuna vurgu yapıyor. Yavuz hoca ile telefonda görüşürken ''Galiba size bir takımda üst üste iki yıl çalıimak yasak!'' diyorum! Gülüyor önce.. Bunun bir tesadüf olduğunu anlatıyor, istikrarsızlıkla bir alakasının olmadığına işaret ediyor. ''Aslında çalıştığım takımlarda iki yıl, üç yıl çalışmayı ben de isiyorum ama olmuyor'' diyen Yavuz hoca, bu konuda yönetimlere topu atıyor! Erzurum'da güçleri birleştirme ve bütünlük oluşturma halinde başarının geleceğine inandığını söyleyen İncedal, Darıca ve Maltepe takımları başta olmak üzere Batman, Sandıklı, Çorum Belediye, Çıksalın ve Manavgat takımlarının da gruplarında şampiyonluk parolası ile yola çıktıklarına ve iyi ekip oluşturduklarına işaret diyor. Çıksalın ve Manavgat takımlarını sayarken ben gülüyorum.. ''Gülme! Göreceksin çok can yakacak takım olacaklar her ikisi de'' diye konuşuyor..
***
Refahiyespor ile hazırlık maçı için oyuncularının da bindiği otobüse gitmeye hazırlanan Yavuz hocaya bu söyleşi için teşekkür ediyor, başarılar diliyorum.. Onca takımı bir üst lige çıkartmayı başaran Yavuz hocadan bizi de 'terfi' ettirmesini istiyor, ahan şuraya yazıyorum: Ne kadar çok seyirci olursa, Yavuz hocam sizi o kadar o statlardan başlarınızı dik çıkartacak! Hiç değilse bir şans verelim onlara!