Bir futbol takımında stoper kadar santrafor da önemlidir. Senin o kadar gelen akınları karşılayacak adamın, adamların olsun ki. Bir yerde sana gol de lazım. O golü de stoperlerden bekleyemezsin elbet.. Santrafor yoksa ligden düşmeye, sürekli sürünmeye elin mecbur olur. O yüzden santrafor şarttır. Bak o zaman o takım yerine o zaman oturur!
***
Bir haber yazacaksınız örneğin. Bazı şartları vardır. Ne, nerede, niçin, nasıl, neden ve kim sorularının muhakkak surette cevap bulması şarttır.. Nerede ve neden olduğu belirtilmeden yazılan haber haber olmadığı gibi, okuyucu da bir şey anlamaz. O yüzden bütün unsurları ile o haberin yerli yerine oturması lazım.. Haberin kutsaliyeti için de bu zaruridir..
***
En basitinden bir ev yapacaksınız. Öncelikle o evin projesini çıkartmanız gerekiyor. Bir inşaat mühendisi marifetiyle o proje gerçekleşirse o ev yapımına başlanır. Projesiz bir ev, ev olmaktan çıkar. Bir defa proje yoksa o evin inşaatına ruhsat da alamazsın. Proje o işin olmazsa olmazıdır. Yani işin o esasa göre oturması lazım..
***
Günlük hayatta hepimizin karşılaştığı şeyler var. Yukarıda anlattığım veya daha bir sürü anlatacağım şey var, bir şeyin yerli yerine oturması gerektiği anlamında. Elbette ki örnekleri çoğaltmak mümkün. Ben oldum olası o Fatih Çintimar'ın Buz Hokeyi Federasyon Başkanlığına gelmesini anlamamıştım. Zira o bir atletti. Olsa olsa ancak Atletizmin federasyonuna talip olmalı, oranın başkanlığını almalı diye düşünüyordum. Atletizm, Buz hokeyi! Çok ayrı ayrı şeylerdi. O yüzden o Çintimar'ın Buz Hokeyi Federasyonu işi bana göre oturmamıştı. Hep o koltuktayken de eğreti bulurdum onu..
***
Ne zaman Atletizm Federasyonu Başkanlığına talipli oldu, 'tamam, şimdi oldu!' dedim. İçime siniyordu artık. Çünkü o Fatih Çintimar, illa da bir Federasyonun koltuğuna oturması gerekiyorsa 'bildiği bir koltuğa' oturması daha şık ve doğru olurdu. Bugün Ankara'da yapılan seçimde o koltuğa oturduğu haberini aldığımda inanın çok sevindim. Genç spor il müdürümüz, asıl şimdi bir koltuğa bu kadar güzel oturuyordu! Ne yalan söyleyeyim, onlar da Erzurumlu başkanlarımızın uhdesinde ama ben atletizmin başkanlığını bir kayaktan, bir bokstan, bir ciritten daha popüler bir başkanlık görüyor ve buluyorum.. Tarih bunu da yazacaktır. Bu fetih 2013 fethidir!
***
Herkes gibi kuşkusuz Fatih Çintimar da bir beşer ve yanlışları, hataları olmuştur, bundan sonra da olacaktır da. İnanıyorum ki onun bu önemli koltuğa gelmesine sevinenler kadar üzülenler de olmuştur. Hem de bayağı bir üzülenler.. Elbetteki her iki kesimi de anlarım. Fakat.. Hele de kendi atletizm camiası değil de bizzat memleketi Erzurum'da bu üzülenlerin çok olmasına, o Fatih Çintimar adına çok üzülüyorum.
***
Bugünden tezi yok, Çintimar sadece kendi federasyonundaki dopingle yapacağı mücadelenin bir benzerini de karşısında oluşturduğu muhalif cephe ile 'barışma adına' yapmalıdır. Sıfır dopingi hedefleyen çiçeği burnundaki başkanın, bir şekilde kendisine muhalif olanlar ile biraraya gelip, eteklerdeki taşların dökülmesi suretiyle sıfır sorunu nişanlaması gerekir! Bence kendisine nötr olan o cepheyi de en az bir Atletizm Federasyonu Başkanlığı gibi kazanması gerektiğini düşünüyorum! Koltuğa gömülmekten ziyade gönüllere gömülmek tercih edilmeli bir yerde! Ancaak! Bir fetih tamamlandı, diğeri kaldı.. Seni şimdi göreyim. Gazan şimdiden mübarek olsun Fatih Çintimar!
***