Bölge Haber Girişi : 04 Temmuz 2010 00:54

Erzurum'da 3 Temmuz coşkusu!..

Erzurum'da 3 Temmuz coşkusu!..
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Erzurum'a gelişinin 91. yıldönümü, Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ ile Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'da katıldı!...

Erzurum Ajans-Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Erzurum'a gelişinin 91. yıldönümü, Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ ile Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın da katılımıyla düzenlenen törenlerle kutlandı. Sıcak havada düzenlenen törenler sırasında bayılan Köre gazisine ise ilk müdahale Sağlık Bakan Akdağ'dan geldi. 


 Atatürk'ü temsil eden Türk bayrağı 100. Yıl anıtından İstanbul Kapı'ya kadar öğrenciler ve muharip gaziler eşliğinde getirildi. Burada bayrağın selamlanmasının ardından, kortej eşliğinde İstanbul Kapı'dan Havuzbaşı'ndaki Atatürk anıtına kadar yürüyüş yapıldı. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Erzurum Valisi Sebahattin Öztürk, 9'ncu Kolordu Komutanı Korgeneral Tevfik Özkılıç, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, mülki ve askeri erkan ile öğrencilerin katıldığı tören programı daha sonra Havuzbaşı Atatürk anıtı önünde devam etti. Burada Atatürk anıtına çelenk bırakıldı, folklor ekibi bir gösteri sundu. Törende konuşma yapan Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, vatanın kolay kazanılmadığını belirterek Atatürk'ün Erzurum'a gelişinin son derece önemli olduğunu söyledi.

ATATÜRK ÇOK İYİ BİLİYORDU Kİ; DADAŞ, AL BAYRAK

UĞRUNA GEREKİRSE BİR DEĞİL, BİN DEFA ÖLÜR"
Başkan Küçükler, konuşmasını şöyle sürdürdü:  "Bugün burada Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün şehrimize teşriflerinin 91'ncı yıl dönümünü kutlamanın haklı onur ve gururunu yaşıyoruz. Bugün, emsali görülmemiş bir Kurtuluş Mücadelesi'nin başlamasına vesile olmuş gündür. Erzurum Kongresi, memleketin bütününü ilgilendiren ve kendisinden sonra gelişen olayları büyük ölçüde etkilemiştir. Zira Sivas Kongresi kararları, Erzurum Kongresi kararlarına dayanmıştır.

Misak-ı Milli'nin esasında Erzurum Kongresi kararları yer almıştır. Bu kongrede nihai hedef bellidir. Hedef; ulusal egemenliği hakim kılmak ve tam bağımsızlıktır. Erzurum halkı, hep bir ağızdan, 'Esaret yok, manda yok, himaye yok, insan onuru var, özgürlük var, bağımsızlık var, Cumhuriyet var' diye haykırmışlardır. İşte bu ses, kurtuluş mücadelesini ateşlemiş, İstiklal Harbi'ni bize kazandırmıştır. Böylesine azim ve coşkuyla kurtarıcısını bağrına basan Erzurum halkı, Milli Mücadele'ye ev sahipliği yaparken, Cumhuriyet'e giden yolda sağlıklı kararların alınmasına öncülük etmiştir. Mustafa Kemal Paşa'nın Erzurum'u yakından tanıması ve bu toprağın insanını çok sevmesidir. Bu yüzden Atatürk, kurtuluş mücadelesinin ateşini buradan yakmıştır. Gazi Mustafa Kemal Paşa çok iyi biliyordu ki, dadaşın ilk ve son arzusudur al bayrağı göklerde hür görmek.

Yine çok iyi biliyordu ki; dadaş, rengini şehit kanından alan al bayrak uğruna gerekirse bir değil, bin defa ölür, bin defa ölür. İşte bunun içindir ki, büyük devlet adamı, kendisini Erzurumlu yapan kararı, 'Tarihi olan Erzurum'un; bu erler yatağının hemşehrileri meydanında (yanında) bulunmak, acizleri için en büyük saadettir' cümleleri ile dile getirmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti şimdi de bu terör belasıyla uğraşmaktadır. Her gün bir vatan evladı, teröristler tarafından haince ve kalleşçe şehit ediliyor. Teröre çanak tutanlar çok iyi bilmelidir ki; Türkiye Cumhuriyeti, terörle mücadelede asla yılgınlığa kapılmayacaktır. Bölücüler, çok yakın bir zamanda akıttığı kanda boğulup gidecektir. Milletimizin sarsılmaz vatan sevgisi, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin (TSK) sahip olduğu yüksek ruh ve şuur, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da birlik ve bütünlüğümüze yönelen tehditleri bertaraf edecektir. Bu ülkeyi dünyaya vermeyenler, üç beş çapulcuya boyun eğmeyecektir. Selam olsun oğlunu asker kınasıyla, kışlasına uğurlayan analara. Selam olsun 'Bir oğlum daha var vatana o da feda olsun' diyen şehit babalarına. Vatan için can veren, ay-yıldızlı hilal uğruna vurulan şehitlerimize selam olsun. Bu bağlamda; Erzurum'da şekillenen Türk Milli Mücadele hareketinin liderine kavuştuğu 3 Temmuz gününde, bizlere Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk vatanını emanet eden başta Mustafa Kemal Atatürk ile silah arkadaşlarının ve aziz şehitlerimizin manevi şahsiyetleri önünde saygıyla eğiliyorum."

Daha sonra kürsüde konuşma yapan Sağlık Bakanı Recep Akdağ da 3 Temmuz'un önemine değindi.  Düzenlenen tören sırasında 80 yaşındaki Kore Gazisi Fevzi Çalışkan ise sıcak havaya dayanamayarak bayıldı. Sağlık Bakanı Akdağ'ın ilk müdahaleyi yaptığı Gazi, daha sonra sağlık ekiplerinin müdahalesiyle ambulansa konularak hastaneye kaldırıldı.
Tören sonrasında iki bakan ve il yöneticileri Atatürk Evi'ni gezdi. Daha sonra Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ ile Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Erzurum Valisi Sebahattin Öztürk'ü makamında ziyaret ettiler.

ATATÜRK'ÜN ERZURUM'A GELİŞİ

 

Mustafa Kemal Paşa, Milli Mücadele'yi teşkilatlandırmak üzere 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun'da Anadolu topraklarına ayak bastı. Havza-Amasya-Tokat-Sivas-Erzincan üzerinden 3 Temmuz 1919 günü Erzurum'a geldi. Bu tarihi olayı, Atatürk'ü Ilıca'da karşılayanlar arasında bulunan Cevat Dursunoğlu, şöyle anlatmıştı:
"Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal Paşa, Üçüncü Ordu Müfettişi olarak Erzurum'a geliyor. Erzurum'un eski ve güzel bir adeti vardır. Erzurumlular Batı semtinden gelen misafirlerini şehrin ilk göründüğü nokta olan Ilıca'dan karşılar, geniş ovanın bu başlangıç noktasından kaleye kadar kendisine yoldaşlık ederler. O gün Mustafa Kemal Paşa'yı küçük bir kafile burada karşıladı. Mustafa Kemal Paşa ile arkadaşları, ikindi üstü Ilıca'ya varmışlardı. Kaplıcaların önünde düşman baltasından kurtulmuş birkaç
söğüdün gölgesinde misafirlere birer kahve sunuldu. Sekiz-on kişilik bu grup kahvelerini içerken günün dudr. Bu yüzden Atatürk, kurtulrumu konuşulmaya başlandı."

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.