40 yıllık esnaf Mustafa Katmer.
Emekli oldu, 7 bin 500 lira maaşa bağlandı.
Bu parayla ailesini geçindirmesi mümkün değildi. 65 yaşında yeniden kolları sıvadı.
Gürcükapı Kent Meydanında iş yeri buldu.
Yaklaşık bir yıl önce işyeri açma ruhsatı için belediyeye başvurdu. “Sen git aç, zaten çarşının genelinde tapu sorunu var, kimseye ruhsat veremedik” deyip gönderdiler.
Gerçekten de öyleydi, birkaç hafta öncesine kadar kimsenin ruhsatı yoktu. Belki bazılarının hala yok! Çünkü kentsel dönüşümle yıkılan işyerlerinin bir kısmı varisliydi, imzalar eksik olunca da tapu sorunu baş göstermişti.
İşini sağlama almak için Büyükşehir’e gitti Mustafa Katmer. Genel Sekreter Yardımcısı Burhan Salın ile görüştü.
İnkar etmezse o da aynısını söyledi. “Sen git aç, sonuçta sorun çözülür gereğini yaparız” dedi.
Mustafa Katmer, borç harç 150 bin lira harcadı masa - sandalye aldı, kahvehane işletmeye başladı.
İşler iyi gidiyordu, yanına ocakçı, garson aldı sonra bir garson daha…
Dört aile geçimini bu kahvehaneden sağlıyordu.
Mustafa Katmer ‘Maşallah’ demişti ki, nazar değmedi!
Büyükşehir Belediyesi değdi, zabıta kapılarına dayandı. Sadece onun değil çarşı da bir kahvehane daha vardı.
İddiaya göre kahvehaneler ‘tarihi dokuya zarar’ veriyordu!
Daha düne kadar tapu sorunu yaşayan yerleşik esnafın hiç birinde olmayan işyeri açma ruhsatını Mustafa Katmer’e sordular.
Tabi ruhsatı yoktu, mühürlediler.
İtiraz etmedi, edemedi Mustafa Katmer. Ne dese boştu. Çalışanlarıyla birlikte işsiz kaldı.
İşin aslı şuydu. Bir kısım esnaf çarşıda kahvehane istemiyordu. Hatırlayın cami çevresinin eski halini. Küme küme çay ocakları kahvehaneler vardı.
Ne yalan söyleyeyim, bazıları bitirimhane gibiydi.
Bırakın önünden geçmeyi şadırvanda abdest alırken bile arkanızı kollamıyor muydunuz?
Aynı durum yaşanmasın diye karşı çıkıyorlardı. Belki haklı olabilirler ama çözüm bu değildi.
Söyler misiniz Erzurum’da hangi caminin çevresinde çay ocağı ya da kahvehane yok?
Bazı camilerimizin çevresi çarşıdan farksız değil ve hepsinde de kahvehane var.
Eşimizle çocuklarımızla önünden geçemiyoruz diye hepsini mühürleyelim mi? Böyle saçmalık olur mu?
Sen belediyesin çay ocağı, kahvehane ya da her neyse gider kontrol edersin. Amacı dışında bir durum varsa kolluk kuvvetlerini çağırır, gereğini yaparsın.
Yasal çerçevede bu sorunu çözmesi gereken Büyükşehir Belediyesi, her zaman yaptığı gibi işin kolayına kaçtı.
Bakın basit gibi görünebilir ama çoluklu çocuklu dört kişi işsiz kaldı.
Sonra ne mi oldu?
Mustafa Katmer, hiç değilse eşyaları kurtarmak için camekana not yazdı.
“İşyerimiz Büyükşehir Belediyesinin almış olduğu karara istinaden Yakutiye Belediyesi tarafından mühürlenerek kapatılmıştır. Bu sebeple içeride bulunan tüm eşyalar satılıktır.”
Büyükşehir zabıtası şimdi de bu nota taktı.
İki de bir Mustafa Katmer’i arayıp, ‘kaldır şu notu’ diyorlar ya da gelip kendileri notun üzerini bir beyaz kağıtla kapatıyorlar.
Efendim işte bizim belediyemiz!
Belediye önce zabıtaların oturup utanmadan çay içtiği, Cumhuriyet caddesinde bile sokakları kapatarak, tarihi tescilli binalara dayanarak çalışan kaçak çay ocaklarını kapatsın. Kaçak diyorum ama Büyükşehir, yasak olmasına rağmen sokak, kaldırım işgalcilerine bile ruhsat vermiş. Erzincan kapı, Gürcü kapı gibi kahve yoğun kültürün yaşandığı yerlere güzel bir düzenleme şart.
Gücü yeten yetene zulmediyor. Dükkanları yıkarken ezik büzik rica minnet istediniz şimdi o dükkanları a101 yaptınız güya tarihi yerdi üstelik 1 metre içeriye alsaydınız ne güzel yol genişlerdi ama nerde o plan program izan fikir. Yol bike daraldı
Şimdi her dükkan dışarı taşıyor Mng avm nin içine gidin zeytinler kömeler kuruyemişler hep dışarıda binlerce insan gelip geçiyor kimse birsey demiyor ama kahvelerin cami avlusunda olması mı zorunuza gidiyor. Terminsl caddesine bir gidin tüm dükkanlar dışarı taşmış hatta kaldırıma çadır kurmuşlar vatanda yapmışlar belediye gücü yettiğine yapıyor şayet adaletli ise terminal caddesindeki kafelere Mng dışındaki kafelere yaptırım yapsın starbucks kahve dünyası hep dışarıya masa atmamış mı sadece Gürcü kapıdaki yaşlı dedelerin çay içmesi mi zorunuza gitti. Adil olun hepsini dışarı taşan masa atan sandalye atan tüm dükkanları uyarın.
Ankarada dayın varsa izin verirler kardeş hatta emeklide olsan kamuda işe girersin . Demekki dayin yok. Torpil.torpil. torpil. Anlamadimmi hala.
Tam yerini anlayamadım ama bu kahve, Islam YILDIRIM'ın milletvekili adayi iken kullandigi ve binlerce oy aldigi secimde irtibat burosu olarak kullandigi kahvehane mi? Acaba belediye baskani kendisinin aday olmasından falan mı korkuyor?
ses etme, ey yağir, vola vola vola
Resûl-i Kibriyâ Efendimiz (asm), hangi tarzda olursa olsun, uygun olmayan yerlere oturmayı yasaklamıştır. Bunlardan biri, sokaklara ve yol kenarlarına oturmaktır. Efendimiz ashâbına: ? Yollarda oturmaktan kaçının, buyurmuştur. Yol kenarlarındaki veya insanların gelip geçtiği yerlerden kaldırımlardan masalar sandalyeler kaldırılmalı.
Kimse çay ocağı, kahvehane yapılmasın demiyor. Ama bu kahveler insanların geçiş güzergahına, yollara, kaldırımlara, cami girişlerine yapılmasın. Yolları kaldırımları masalarla işgal edenler sadece kahvelerde değil lokantalar, kafeler kaldırımları geçilmez hale getiriyor. Hatta esnaf kaldırıma bir dükkan daha açıyor sanki. Malzemelerini dışarı koyan esnafada izin verilmemeli.
arkadaşlar türkiyede cami cemaati yaşlılardan oluşur evde duramayan işi gücü olmayan gelinleri evde istemeyen yaşlılar sabah camiye gider yatsıda eve gelir. bu yaşlılar camide namaz kılar kahvede oturur başka şleri yoktur. bunlar nerede otuacak. yaşlı evi yapın o halde. dedeler intenet kafedemi otursun. azıcık insaflı olun bu insanlar keyiflerinden gitmiyor kaheveye. günlük 10 tl ye gün geçiriyotlar. kaheve olmasın iyi de ne olsun. çözüm üretin. Yıkılmadan önce adamın işyeri kahveydi elinden aldınız yıktınız dükkan yaptınız şimdi yasaklayamazsınız. adam çay satıyor okey kagıt oyunu oynatmıyor. orası kendi halinde bir yerdi süpürge caşır kurburnu satan adamlar vardı şimdi nerede dükkanları. belediye önce kendi pisliğini temizlesin eş dost akraba torpil yuvası olmuş adeta osmanlıdaki yeniçeri ocağı olmuşlar. bunun sonu yoktur. devletin dini adalettir. adalet olmadan olmaz.
Yazıklar olsun! Ekonomik sıkıntının had safhaya vardığı günümüzde Üstelik te akp li bir belediye tarafından yapılan bu zulüm afedilmemeli. Tarihi doku dedikleri yapı 1 yıllık bir yapı olduğu halde bunun sebep olarak gösterilmesi ancak beyni dumura uğramış kişilerin ürettiği bir bahane olabilir. Hem tarihi yapı olsa ne olur. Tarihi yapıyı görmeye gelenlerin bu tarihi yapının havasını teneffüs için 2 bardak çay İçmesi olması gereken bi iş değil mi? Yoksa belediye yetkilileri gizli fetöcü olmasınlar? Hâlâ varlık ya. Amaçları ak parti yi yıpratmak ve insanlara zulmetmiş olanları kınıyor ve Allah'a (cc) havale ediyorum.
Yazıklar olsun! Ekonomik sıkıntının had safhaya vardığı günümüzde Üstelik te akp li bir belediye tarafından yapılan bu zulüm afedilmemeli. Tarihi doku dedikleri yapı 1 yıllık bir yapı olduğu halde bunun sebep olarak gösterilmesi ancak beyni dumura uğramış kişilerin ürettiği bir bahane olabilir. Hem tarihi yapı olsa ne olur. Tarihi yapıyı görmeye gelenlerin bu tarihi yapının havasını teneffüs için 2 bardak çay İçmesi olması gereken bi iş değil mi? Yoksa belediye yetkilileri gizli fetöcü olmasınlar? Hâlâ varlık ya. Amaçları ak parti yi yıpratmak ve insanlara zulmetmiş olanları kınıyor ve Allah'a (cc) havale ediyorum.
Fevzi Polat , yorumunda bahse konu işyerinin çay evi olarak işletilmesine müsade edilmeyeceğini , aracı olarak gönderdiğim kişilere aylar önce söylediğini yazmışsın .Bu beyanının doğruluğunu isbat için seni Allah adına yemin etmeye davet ediyorum.Böyle bir şey asla olmamıştır . Aksine , eski mecliss üyesi Yunus Yıldız abiyle Burhan Salın ' in odasındaki görüşmemizde " hacım sen hiç kafana takma o işi hallederiz " demişti. Asıl mesele mezkûr işyerinin neden çay evi olamayacağıdır. Tarihi dokuyu bozuyor mazereti ne kadar gerçekçidir. Kendi etbaınızı haklı göstermek için bu tür ucuz , bayağı ve yakışmayan ayak oyunlarına ne gerek var .Unutmayınki , bu dünyanın birde ahiret geleceği gerçeği var .Hakimler hakimi karşısında yalan bahanelerin hiçbir değeri olmadığını hatırlatırım.
Gürcükapı Cami'nin BAYAN GİRİŞİ tıpkı Lalapaşa Camisinde olduğu gibi son cemaat yerinden farklı cepheden verilmeli. Bayanlar ve çocuklar rahat rahat camiye girip çıkabilmeli.. Camilerin etrafında ki kahveler insanların geçişini engelliyor. Kapatılması isabet olmuş.
Gürcükapının bahçesine sahaflar çarşısı nede güzel yakışır. Lütfen kahvehanelerle tarihi yapının havasını bozmayın.
Belediyenin cami etrafındaki tüm kahvehaneleri kapatmasını istiyoruz. Kaldırımları, yolları işgal eden esnafında önüne geçilmeli. Dükkanın önündeki kaldırım yayalar içindir. Dükkan sahibi kendi malı gibi kullanamaz. İnsanlar masalardan sandalyelerden kaldırımda yürüyemiyor, sokaklardan geçemiyor camilere giremiyor.
Yolların kaldırımların kahvehane masalarıyla kapatılmasına karşıyım. İnsanlar rahat rahat yürüyemiyor. Camilere giriş çıkış rahat olmuyor. Kaldırımlardaki sadece kahvehanelerin değil diğer tüm esnafın malzemeleri kaldırılmalı. Caminin etrafınada kahvehaneler hiç yakışmıyor. Elbetteki kimsenin işsiz kalmasını istemeyiz. Ama daha uygun ve insanların yolu üstünde olmayan yerlerde açılabilir.
Fevzi Polat Bey, Mustafa Katmer Bey ve ailesi bu davaya ezelden beri hizmet etmiş haricen kuruluş döneminde 2 Şehit vermiştir. Erbakan Hoca'dan beri davanın önde gelen müdâfileri olarak size neden aracı gönderme gereksinimi hissetsin? Kendisinde kayıtlı telefon numaranız var. İfade etme şeklinizde bile mevcutta gerçek olanı inkâr etmeden sizinle ancak aracılar vesilesi ile görüşüldüğünü beyan ediyorsunuz sanırım... Müddei iddiasını ispat ile mükelleftir, aksi halde müfteridir. Aylar önce kendisine veya gönderdiği aracılara dair bir ispatınız mevcut mudur? Değilse şayet müfteri olarak anılmanızda bir sakınca görmeyeceğiz. Açık bir şekilde ispatınızda şahit olarak göstereceğiniz ve şahitlik edecek kişileri de kabul edebiliriz. Mustafa Bey şahsınızı bahsi geçen işletme kapandıktan sonra cep telefonu ile aramıştır. Aylar önce değil, kapanmadan önce de değil. Zabıta kayıtlarınızda işletmenin ne zaman mühürlendiği mevcuttur. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin seçilmiş Belediye Başkanı'nın Vekili olarak Adil olmadığınızı ve Kalkınmamaya teşvik ettiğinizi algılıyorum. Mehmet Sekmen Bey'e oy verirken bundan sonraki süreçte, seçilmiş bir Başkan'ın kimleri Vekil olarak tayin edeceği veya edebileceğini de göz önünde bulundurmak gerekiyor sanırım.
Fevzi Polat , yorumunda bahse konu işyerinin çay evi olarak işletilmesine müsade edilmeyeceğini , aracı olarak gönderdiğim kişilere aylar önce söylediğini yazmışsın .Bu beyanının doğruluğunu isbat için seni Allah adına yemin etmeye davet ediyorum.Böyle bir şey asla olmamıştır . Aksine , eski mecliss üyesi Yunus Yıldız abiyle Burhan Salın ' in odasındaki görüşmemizde " hacım sen hiç kafana takma o işi hallederiz " demişti. Asıl mesele mezkûr işyerinin neden çay evi olamayacağıdır. Tarihi dokuyu bozuyor mazereti ne kadar gerçekçidir. Kendi etbaınızı haklı göstermek için bu tür ucuz , bayağı ve yakışmayan ayak oyunlarına ne gerek var .Unutmayınki , bu dünyanın birde ahiret geleceği gerçeği var .Hakimler hakimi karşısında yalan bahanelerin hiçbir değeri olmadığını hatırlatırım.
Belediye de kendi çocuklarını yakınlarını işe almak moda oldu zaten , Allah sorsun hesabını biz soramıyoruz
Cami çevresinde çay ocaklarına karşı değilim fakat önlerine atılan masa sandalyelere tamamen karşıyım. Çünkü buralarda ba,i kesimler oturup, ya ailelerin geçmesine engel oluyorlar, ya da geçenin dedi kodusunu yapıyorlar. Büyük şehir belediyesi olsun, alt belediyeler olsun, görevlerini yapmıyorlar. Erzurum'da bu konuda günah keçisi bu kahvehanemi seçilmiş. Şehirde tretuvarlar olsun, caddeler olsun esnaf tarafından ya masa sandalye, ya ya satmış olduğu ürünler ile ya da duba koyarak hem vatandaşın hakkı olan tretuvarları işgal ediyorlar, hem de araçların hakkı olan cadde veya sokakları işgal ediyorlar. Esnafa itiraz ettiğinde ise işyeri min önü diyerek kendini haklı göstermeye çalışıyor. Aslında işyerin camekandan içeri olan kısım sana ait. Tretuvarlar yaya vatandaşın, cadde ve sokaklar ise araclara tahsis edilmiş yerlerdir. Belediyeler bunları ya kaldırmalı ya da yasal olarak işgal harcı alınmalıdır.
Burhan ve irfan salın bunların çocukları yeğenleri hepsi belediyede işe girmiş. Maşallah eskiden babadan ogula devir vardı. şimdi babadan sulaleye geçiş yapiliyor
Mustafa Katmer bey ve aracı olarak gönderdiği kişilere; Bahse konu işyerinin kahvehane olarak işletilmesine müsade edilmeyeceğini, aylar önce söylemiştim. Kendisi bahse konu yere kahvehane ruhsatı verilmeyeceğini, aylar önce birinci elden, EBB Başkan vekilinden öğrenmişti.
Geçen hafta yukarı mumcu camisine gittim tarihi camiyi resmen katletmiş kuşa döndürmüşler kesip kesip arazisini mahvetmişler bu müslümsnlara bu belediyeden daha fazla düşman kimse olmaz. Yunan gelse bundan daha kötüsünü yapamazdı. Ermeni gelse bundan kötüsü olamazdı oh oh aferin başkana bize az etti daha çok etsin
Bu konuda Büyükşehirin kararına sonuna kadar kayılıyorum sizde yazmışsınız zaten, hanımlar ve çocuklar ilk defa gürcükapı camiyi gördü. Daha önce ön tarafına hiç geçememişlerdi kahve halkı yüzünden.
belediyeler sadece kimseye zararı olamayan böyle yerleri mühürleyebiliyor bina altlarındai fırınlara hiç ses çıkaramıyorlar şuan bina altlarındaki fırınlar kanunda yasak olmasına ve binalara deprem açısındanda büyük risk oluşturmasına rağmen ve sürekli tüm kurumlara şikayet edilmelerine rağmen sesleri çıkmıyor yada yalandan mühürleyip işyeri sahipleri mührü kırıp faliyetlerine devam ediyor hiçbir yaptırım uygulamıyorlar çünkü bu adamların belediyelerde başkan başkan yardımcıları veya nüfuslu tanıdıkları oldukları için sesleri çıkmıyor sadece güçleri garibanlara yetiyor
