Öğrenci başarısızlığının sebebi kırsal mı?

 

Afyonkarahisar Milletvekili, Orman ve Su İşleri eski Bakanı sayın Veysel Eroğlu, Afyonkarahisar’ın eğitimdeki düşük sıralamasına ilişkin alanı olmadığı halde değerlendirmelerde bulundu.

 

Sayın Eroğlu, “Eğitime gelince kırsal da bizim çok çocuk var, bunlar okumak için değil de laf olsun diye geliyorlar, onlar ilimizin puanını düşürüyor, bu bir gerçek” dedi. Pedegojik olmayan son derece yanlış ve anayasal fırsat eşitliği ile bağdaşmayan yüzeysel bir tespit. Devlet öğrenim çağındaki tüm öğrencilere aynı fırsat eşitliğini sağlamakla yükümlüdür sayın vekilim. Sınavlarda başarısızlığı kırsaldan gelen öğrencilere yüklemek güneşe gözü kapamak ve sorumluluktan kaçınmaktır. Ne demek oluyor "iş olsun diye okula geliyorlar" demek? O takdirde kırsaldan gelen öğrencilere öğrenim engeli koyarak onların anayasal eşitlik hakklarını rafa kaldıralım denilmek mı isteniliyor. "İş olsun diye okula gelinmez" temel bir insan hakkı ve anayasal bir zorunluluk olduğu için eğitim görmek ister çocuklar. Çok ama çok trajik-komik bir yaklaşım. Kırsalda da, şehirde de başarıyı sağlamak devletin dolayısıyle MEB'nın görevidir sayın Bakanım.

 

Nitekim bu sakat anlayışın yansıması olarak son yıllarda LGS'de il başarısını yükseltmek ve ilin başarı skalasını yüksek göstermek için kırsal kesimden veya kendilerince belirlen subjektif ölçütlerle başarı seviyesi düşük görünen birçok öğrencinin sınavlara girmesine farklı yol, yöntem ve usulsüz metodlarla gayri resmi engeller konulmakta ve açıkça anayasal bir hakkın önüne geçilmeye çalışıldığı duyumları alınmakta. Neymiş efendim ilimizin başarısı çıtası şu seviyedeymiş diyebilmek için kandırmaca ve hileli ve çok ayıplı yollara baş vurulmakta. Bu tür yollara tevessül edileceğine  şâyet varsa bir başarısızlık; ki vardır ve bu Türk eğitiminin genel bir sorunudur." kral çıplak" deyip başarızlığı masaya yatırıp kırsala değil, genele indirerek çözüm yolları aramaktır. OECD ülkeleri arasındaki sıralamamız da yerimiz de bellidir ve oldukça düşündürücüdür. Sınavlarda gòstermelik başarı listelerine değil; sıfır çeken yüz binlere odaklanalım. Sorun da belli çözüm de belli. Yeter ki eğitimi siyasal ve ideolijik hesaplaşma alanı olmaktan çıkaralım; bilimsel, çağdaş bir anlayışa ve làik karekterine oturtalım. Yönetimi ehliyet ve liyakat sahibi yöneticilere teslim edelim. Okullar, iller ve bölgeler arası eğitim eşitsizliğini gidererek anayasal ve yasal fırsat eşitliği sağlayalım. 

 

Her yıl Güneydoğu ve Doğu Anadolu illeri nasıl oluyorsa sıralamalarda hep gerilerde yer almakta; sebep çocuklarda değil, kırsalda değil; sistemde, fırsat eşitsizliğinde Sayın Bakanım...

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • Fikri Takip 26 Temmuz 2022 20:04

    Sayın Metin Yıldırım Fevzi hocamız ilk. Orta ve Lise öğrenim hakkında çok doğru tespitte bulunmuş yani pedagojiden bahsetmiş Veysel Eroğlunun bu hususta yeterli bilgiye sahip olması normalde beklenmez çünkü üniversitedeki hocaların öğrencileri çocukluktan çıkmış bireylerdir. Üniversite yıllarımızda biz de hocalarımızın pedagojiden uzak olduklarını zaten gördük. Veysel bey alanında başarılı bir bilim adamı olabilir ama üniversite öncesi eğitimi Fevzi hoca kadar bilemez. Esenlikler dilerim.

  • Metin yildirim 26 Temmuz 2022 15:18

    Fevzi müdürümun tüm tespitlerine katılıyorum. Lakin giriş paragrafında ki tanımlama zannederim Prof. Veysel Eroglu icin geçerli olmamak lazım gelir. 40 yılı aşkın bürokratik-yönetsel-muhendislik tecrübesi olması yanında, Veysel beyin İTÜ de yıllara sarı hocalık deneyimi vardır. Bu açıdan da eğitimci vasiflidir, bu işlere de kafa yormustur. Selam ve hürmetler.

  • ANALİZ 26 Temmuz 2022 14:59

    SAYIN HOCAM KİM NE DERSE DESİN ÖĞRENCİNİN BAŞARSIZLIĞI TEK SEBEBİ EKONOMİ ŞARTLAR.ET İLE BESLENEN İLE MAKARNA İLE BESLENENİN KAFASI AYNI ÇALIŞMAZ.GERİS TEFERUAT