Erzurum Haber Girişi : 24 Kasım 2009 08:31

Öğretmenim...

Öğretmenim...
Ögretmenim...
Bugün "Öğretmenler Günü"... Çeşitli kuruluşlar öğretmenlere verdikleri değerden sözedecekler yine... Törenler yapılacak, şiirler okunacak konusu öğretmen olan... Radyo ve televizyonlar, günün "mana ve önemini" belirten programlar yayınlayacaklar.

            Öğretmen denince, aklımıza sadece ilkokul öğretmenlerimizin gelmeyeceği aşikâr... Hemen hepsinin üzerimizde hakları vardır. Fakat, şahsiyetimizin şekillenmeye başladığı yıllarda, bizi hamur gibi yoğurup, bize en güzel şekli vermeye çalışan ilkokul öğretmenlerimizin üzerimizdeki hakları daha fazladır ve bir ömür boyu kalıcılığını korumaktadır.

           Milli şuurun temelini onlar atar; vatanını, milletini sevmeyi, insanlara saygı göstermeyi, daha birçok insanî kavramı onlar öğretir bize... Düşünün; o yaşlarda, bunların tersini yapmaya çalışan birilerinin eline düşenleri... Ki bu güzel insanların içinde öyleleri de vardır. Durumun; hem o kişi ve hem de toplum açısından ne kadar vahim sonuçlar doğuracağını ve de doğurduğunu, bilmem izâha gerek var mı?

            Ne var ki; elleri kırılasıcalar,"kara göklerin yıldızları"olan, "Ama düşe kalka, ama yiğit, ama umutlu", yurdumuzu sabaha kadar ışıtmaya çabalayan öğretmenlerimizi, cehaletin karanlığına gömülelim, ışıktan mahrum kalalım, bölünüp, parçalanalım diye öldürdüler, şehit ettiler bir zaman... Fakat bilmiyorlar ki; ölüm bile ayıramaz onları çocuklarından... Ruhlarından yükselen ebedî ses, öldükten sonra bile ışıtmaya, aydınlatmaya devam eder bu küçücük yürekleri...

            Bu vesileyle; "Öğretmenler Günü"nün sadece konuşmalarla geçiştirilmemesini, bugünde onlara somut bir şeylerin müjdesinin verilmesini ve ayrıca öğretmenlerimizin bir gün değil, her vakit hatırlanmalarını temenni ediyor, bütün öğretmenlere karşı duyduğum hisleri, “İlkokul Öğretmenim Mehmet Bayram’ın şahsında bütün öğretmenlere...”diyerek, bana ait mısralarla dile getirmek istiyorum:

Korkumu ilk sende yendim

İlk sende gördüm geceden çıkan ışığı

Galip gelmek için hayat kavgasında

Yüreğimle direnmem gerektiğini

İlk sen anlattın bana


Kim kılavuzluk eder

Öğretmeninden başka

Karanlık bir gökte büyüyen yıldızlara


Ve bir kaybedişin ellerinde

Parçalanmadan varmak için ufuklara

Hangi rotayı takip edeceğini

Ve bildirmek için yoksul bir manzaradan

Nice renkler çıkacağını

Şefkatli ve öğreten bir yüreğe rastlamazsa

Dünyaya gönderilmiş cennet kokulu çocuklar

Halleri nice olur


Mahir bir el dokunmaz ise

Henüz açmakta olan bir güle

Kırılmadan nasıl büyüyebilir

Rengini ve kokusunu gösterecek bir zamana

İyilik ve güzellikle nasıl erişebilir


Ellerinden kim tutar

Kim tutar yüreklerinden

Kim bilir hangi acının mahkumu

Hangi zulmün sebebi olurlar

 
Aklıma her gelişinde ilkokul öğretmenim

-Ki onun adı Mehmet Bayram’dır

Ve ağabeylerimin de öğretmenidir.-

Gözlerim buğulanır

Boğazıma bir yumruk gelip tıkanır

Yüreğimden mihnet türküleri geçer

Ders anlatışı ve seslenişi

Zihnimde yeniden yankılanır


Yıllar önceki manzaradan payıma

Babacan bir tavır

Sevecen bir bakış düşer daima


Geçmiş kendini hissettirince sorarım kendi kendime

Öğretmenler hâlâ severler mi mini mini yavruları

Öğretmenimin beni sevdiği kadar

Küçük bir merhamete her şeyden çok muhtaçken

Soğuktan titrerken bir ince mintan altında

Üzülürler mi gördüklerinde onları


Bir emek varmazsa eğer

Kendinden beklenen noktaya

Büyük bir keder sarmaz mı

Öğretmenle birlikte bütün kâinatı

 
Gün gelip hatırlamadıklarında öğrenciler

Daha küçücükken teslim edildikleri

Merhametle dolu mübarek yürekleri

Saçlarını okşayan

Şefkatin nişânesi öpülesi elleri

Kahrından yıkılmaz mı

Ve şaşkınlıktan büyümez mi

Öğretmenin gözleri…


Çekip gittiğinde benim ilk öğretmenim

-Ki onun adı Mehmet Bayram’dır

Ve ağabeylerimin de öğretmenidir.-

Daha orta birdeydim

Ve ölümün ne olduğundan henüz bîhaberdim

Yine de bir kavganın ortasında arkasız kalmıştım

Ve öldüğüne

Birden çekip bu dünyadan gittiğine

Günlerce inanamamıştım


Söylendiği gibi kırk yıl kölesi olsa insan öğretmeninin

Borcu ödenir mi bilmiyorum

Ancak öyle büyük öyle büyük ki yürekleri onların

Öğrencilerine haklarını helal edeceklerini düşünüyorum
 

Ve bir ışık olup

Karanlığı aydınlatan bütün öğretmenlerin

Önlerinde hürmetle eğiliyor

Ellerinden

Ellerinden öpüyorum
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.