Adına fantezi de diyeceğimiz bazı uçuk hayalleriniz, ya da saplantılarınız yok mudur sizin de? Mesela benim vardır! Hem de çok! Sizi ayırt ettiğimi sanmayın! '63 doğumlu' olduğumdan ötürü o tarihte doğan yaşdaşlarımı ayrı bir severim! Sadece tanıştığım değil, tanışmadığım, hatta yüzünü dahi görmediğim 'yaşdaş'larımı da ben ayrıca çok severim! Mesela Real Madrid'in 'sıra dışı' hocası Morinho! Mesela Brad Pitt. Mesela Tanju Çolak, Fatih Altaylı, Emine Ülker Tarhan, Hülya Avşar, Candan Erçetin, Hakan Peker, İbrahim Sadri, Melike Zobu, Tolga Savacı, Sibel Turnagöl, Aydan Şener, Semih Yuvakuran, Ankaralı Turgut, Kerem Alışık! MHP'den Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olduğunda Prof.Dr.Kamil Aydın'ın de seçilmesini çok istememdeki en büyük nedenlerden birisinin yaşdaşım olması olduğunu söylesem, bana inanır mısınız? İnansanız iyi edersiniz! Hatta o günler daha da ileri gitmiş, Kamil hoca başkan seçilirse '1963'lüler' diye bir dernek kurmayı ve bu derneğe, Kamil beyin de gayretleriyle bir şekilde ulaşıp Morinho'yu da 'üye etmeyi' bile hayallemiştim! Artık öyle bir dernek neye yarayacaksa!
***
Mesela Erzurumspor'u takip ettiğim dönemlerde de benzer fantezivari düşüncelerim olmuştur. Son derece keyifli geçen spor muhabirliğim döneminde yüzlerce futbolcu transferlerine şahit oldum. Bunun yanında mukavelesi bitip giden çok oyuncuyla da bir şekilde vedalaşmışlığım, haberini yapmışlığım oldu. Ama bu oyuncular içerisinde hep 'Abbas' isminde birinin olmasını da hayal ettim! Hem de çook! Hoş bu oyuncuyu takıma faydalı olsun diye filan değil! Gönderileceği zaman bunu öğrendiğim an 'Abbas Yolcu' başlığını atabilmek için!!! Ne kadar kötüyüm değil mi? Düşünebiliyor musunuz fanteziyi! Çocuksu bir duygudur ki bu herhalde çalıştığım dönem içerisinde hep böyle bir oyuncunun 'gelip gönderilmesini' arzulamışımdır! O isimde biri gelsin, çok iyi oynaması önemli deği! Önemli olan yönetim tarafından beğenilmeyip, yollanması! Ve akabinde benim gazetede bunu o başlıkla haber yapmam!
***
Erzurum'da yapmak isteyip de yapamadığım işlerden birisi de Ejder Verici İstasyonu'nda bir gün gecelemekti! Orada yapılan karavanadan yemek yemek, demlenen çaydan içmek! Tabi bunu sırf laf olsun diye yapmamak var hedefimde. Haber yapıp, bunu bir şekilde Erzurum kamuoyuyla da paylaşmak (Artık kimin çok umurundadır, o da ayrı bir konu ya. Neyse!). TRT Erzurum İl Müdürü Salih Lütfü Şengün'e de bu düşüncemi söylemiştim ve o da kabul etmişti ama nedense bir türlü uygun zaman bulup bu fantezimi gerçekleştirememiştim. O yüzden içimde bir 'ukte'dir hep o! Erzurum'un en yüksek tepesinde olmaktan ziyade, orada çalışan personelin gününü nasıl geçirdiğidir merakımın esbab-ı mucibesi! Her zaman sürekli aşırı bir rüzgarın estiğini öğrendiğim Ejder tepesinde gece yatışı nasıl bir şey, soğuk mu sıcak mı, ne bileyim ilgimi çekmiştir. Orada nöbet tutan personel vardiye usulü mü çalışıyor, bazen ailelerini de oraya götürdükleri oluyor mu, kurt, ayı filan görmüşlükleri var mı yok mu, zorla değil, merak ettiklerim arasındadır.
***
Belki inanmazsınız ama benim aklımdan geçenlerden birisi de Erzurum'u yönetenlerin aynı isimlere sahip olmasıydı! Bak işte o fanteziyi gerçekleştirmek üzereyim. Büyükşehir Belediye Başkanımızın adı Ahmet ya! Sebahattin Öztürk'ün yerine gelen Antalya Valisi'nin de ismi aynı. Ahmet! Erzurum'u iki Ahmet idare edecek! Eh artık, gel keyfim gel! Benim için bundan iyisi Şam'da kayısı!
***
Ancak. Yeni Vali'nin gelmesiyle Erzurum'da olacak bir şeye dikkatinizi çekmek, açıkçası uzun zamandır kullanmadığım 'fesatlık hakkımı' kullanmak istiyorum. Hani bizim Büyükşehir Belediye Başkanımızın adı Ahmet ya! İşte bu Ahmet beye genelde şehirde 'Ahmet bey' denilmez! Ya ne denilir? Ehmet bey denilir! Sanki 'Ahmet bey' hepimizin ağzına yapışıyor, Ahmet bey yerine Ehmet bey deriz! Küçükler'den, isminden bahsederken Ehmet bey diye bahseder herkes! Amma! İşte bu ammaya dikkat et müslüman! Şimdi gelen vali'nin adı da Ahmet. Ben hiç sanmam ki 'Vali Ahmet bey için birisi de çıka Ehmet bey desin! Kesinlikle Vali beye 'Ahmet bey' diye hitap edilecektir! İş valiye gelende kesinlikle E'ler A olacaktır! İkisinin de adı Ahmet'tir ama Başkan 'Ehmet bey', Vali de 'Ahmet bey' olacaktır. Buna adım kadar eminim! Bu niye böyledir, bilir misiniz? Yok, yok. O meşhur danalı, manalı şeyi örnek göstermeyeceğim! Rahmetli anacığımın dediği gibidir de ondan! 'Elligi'miz 'güzel'dir de, ondan!