Siyaset Haber Girişi : 02 Aralık 2014 14:55

Kılıçdaroğlu: Yüzde 10 seçim barajı kalkmalı

Kılıçdaroğlu: Yüzde 10 seçim barajı kalkmalı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.
Erzurumajans-ANKA-CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun bedelli askerlik açıklamasına, "Şimdi getirmişler durumu iyi olanlar askere gitmeyecek, durumu iyi olmayan hadi doğru nöbete. Bunu kabul etmiyoruz, doğru da bulmuyorum. Bedelliyse bedelli alırsın ama aynı şartlarda yoksulun çocuğu da yararlanmalı, bir bedel ödemeden" dedi.

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun açıklığı bedelli askerlik konusuna değinerek özetle şunları söyledi:

"Bedelli askerlik konusunu getirdiler, ne diyorlardı, 'efendim olur mu bedelli askerlik zenginin çocuğu gidecek para yatıracak askerlikten sıyıracak, gariban Mehmet Efendi'nin oğlu hadi bakalım doğru askere. Bu olmaz'. Biz de olmaz dedik. Ama biz bir kanun teklifi verdik. Durumu iyi olandan parayı alacaksın aynı yaş grubuna girip durumu iyi olmayandan parayı almayacaksın, böylece ikisi de kısa dönem askerlikten yararlanacak, neden biz sosyal demokrat partiyiz, biz ezilenlerin partisiyiz, yoksulların partisiyiz. Biz onların da haklarını savunacağız. Şimdi getirmişler durumu iyi olanlar askere gitmeyecek, durumu iyi olmayan hadi doğru nöbete. Bunu kabul etmiyoruz, doğru da bulmuyorum. Bedelliyse bedelli, alırsın ama aynı şartlarda yoksulun çocuğu da yararlanmalı, bir bedel ödemeden. Bizim hedefimiz de amacımız da budur."

Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na, "Dedikodulardan yola çıkarak partiyle ilgili yorum yapıyor, sana yakışır mı dedikodudan yola çıkmak, sana yakışır mı?Sen akademisyen misin arkadaş, dedikoducu musun? Akademisyensen dedikodulardan beslenmeyeceksin" diye seslendi.

-"YÜZDE 10 SEÇİM BARAJINI İÇİMİZE SİNDİREMİYORUZ"-

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı, yüzde 10 seçim barajına değinerek şöyle dedi:

"Halkın tercihlerine inanırız. Ama yüzde 10 seçim barajını içimize sindiremiyoruz, doğru da bulmuyoruz, kalkması gerektiğine inanıyoruz.

Size örnek vereyim, 2002 seçimlerinde Adalet ve Kalkınma Partisi yüzde 34 oy aldı, peki parlamentoya yansıması ne oldu, yüzde 65. Bu demokrasi mi?

-"BUNUN ADI MİLLİ İRADE HIRSIZLIĞIDIR"-

2007 seçimlerinde yüzde 46 oy aldı, parlamentonun yüzde 62'sine sahip oldu, bu demokrasi mi, buna milli irade diyorlar, milli irade yüzde 34, milli irade yüzde 46.

2011'de yüzde 49 oy aldılar, parlamentonun yüzde 60'ına sahip oldular. Bunun adı milli irade hırsızlığıdır. Herkesin bunu bilmesi lazım. Milli irade hırsızlığından onlar rahatsız mı olacak, olmazlar, onların uzmanlık alanı zaten o. Dolayısıyla onların bundan alınacağını falan hiç sanmıyorum.

-"YÜZDE 1 OYU ALAN BİLE BİR PARTİNİN EN AZINDAN 1 MİLLETVEKİLİ PARLAMENTODA OLMALI"-

Temsilde adalet denilen bir kavram var. Yüzde 1 oyu alan bile bir partinin en azından 1 milletvekili parlamentoda olmalı, temsilde adaleti sağlamalıyız.

Biz bunu ilk eleştirdiğimizde dediler ki 'CHP samimi değil'. Ben de arkadaşlarıma dedim hemen kanun teklifi verin. Yüzde 3, yüzde 5 iki ayrı kanun teklifini verdik. Kapı gibi CHP milletvekilleri imzaladı, hadi bakalım buyurun bakalım, kim samimi, kim değil.

-"NİYE PANİĞE KAPILIYORSUN?"-

Yüzde 10 barajı 12 Eylül darbecilerin getirdiği yasal düzenlemeden kaynaklanıyor. Diyorlardı ya biz darbelere karşıyız, darbeye karşıysan darbe hukukuna da karşı olman lazım. Darbe hukukunu değiştirmen lazım. Darbe hukukunun arkasına saklanmaman lazım. Temsilde adalet diyorsan, yüzde 1 oy alan bir parti bile parlamentoya gelip temsil edilmeli. Demokrasi budur. Korkuyorlar şimdi, Anayasa Mahkemesi acaba iptal kararı verir mi? Niye paniğe kapılıyorsun?

-"ADAMIN HABERİ YOK Kİ HABERİ YOK"-

Bugün Davutoğlu bir de öneri götürmüş Anayasa Mahkemesine, şunu da yapın diye öneri götürüyor. Anayasamızda diyor ki; hiçbir makam, mevki yargıya talimat veremez diyor ama adamın haberi yok ki haberi yok.

-"SANA YAKIŞIR MI DEDİKODUDAN YOLA ÇIKMAK"-

Bugün konuşmasında Sayın Davutoğlu, tabii biraz üzülerek dinledim. Dedikodulardan yola çıkarak partiyle ilgili yorum yapıyor, sana yakışır mı dedikodudan yola çıkmak, sana yakışır mı?

Bölge toplantılarımızı yaptık, iki bölüm yaptık, bir medyaya açık bölüm, bir de kapalı bölüm. Kapalı bölümden konuşmalardan yola çıkarak kendisine göre gerekçe uydurarak bizi eleştirmeye kalkıyor. Sen akademisyen misin arkadaş, dedikoducu musun? Akademisyensen dedikodulardan beslenmeyeceksin. Oturacaksın adam gibi, gerekirse açacaksın telefonu veya soracaksın böyle bir şey oldu mu, olmadı mı, biz sana doğruyu söyleriz. Oldu ya da olmadı deriz, senin gibi değiliz biz. Biz dürüst ve samimi insanlarız.

12 yıldır bir parti var iktidarda, 12 yılın sonunda geldiğimiz nokta meydandadır. Eğer hayatından memnunsan, herhangi bir kaygı taşımıyorsan adresin belli git Adalet ve Kalkınma Partisine oy ver, hiçbir itirazım olmaz ama memnun değilsen, çiftçiysen, emekliysen, üreticiysen, işçiysen, hayatından memnun değilsen o zaman artık sadece ben düşünmeyeceğim sen de düşüneceksin, tercihini yapacaksın, demokrasiden yana, üretimden yana, emekten yana, işçiden yana çiftçiden, emekliden yana tercihinizi kullanacaksın, Türkiye'den yana tercihinizi kullanacaksınız."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2 bin 831 Soma işçisinin işine son verildiğini belirterek, Başbakan'a, "Sen eğer Başbakansan, Başbakanlık koltuğunda oturuyorsan bu işçilerin tamamına iş bulacaksın, aş bulacaksın, bu senin görevindir" diye seslendi.

-"2015 SEÇİMLERİNİ KADIN AĞIRLIKLI GÖTÜRECEĞİZ"-


Partisinin grup toplantısında konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, özetle şunları söyledi:

"Bugün grubumuz çok güzel. Kadınlar ağırlıkta. 9 bölgede toplantı yaptık. 2015 seçimlerini kadın ağırlıklı götüreceğiz. Ülkenize sahip çıkın çocuklarınıza sahip çıktığınız gibi, demokrasiye sahip çıkın çocuklarınıza sahip çıktığınız gibi...

Eğer bu topluma huzur gelecekse bu topluma barışa gelecekse bu topluma kardeşlik gelecekse emin olun kadınlar yüzünden gelecek.

Bu ülkenin kadınlarına sonsuz güveniyorum.

-CUMHURBAŞKANINA GÖNDERME YAPTI-

Size baskı uygulamak istiyorlar, diyorlar ki 'kadın, erkek eşit değildir'. Neden eşit değildir, erkeğin niye üstünlüğü var kadına karşı? Onu da Allah yarattı, bunu da Allah yarattı. Eğer cennet kadınların ayağının altındaysa eşitlik değil kadınların üstünlüğü var. Herkeste bunu böyle bilsin.

-BAŞBAKAN'A SOMALI İŞÇİLER İÇİN ÇAĞRIDA BULUNDU-

Bugün bir haber düştü gazetelere. 2 bin 831 Soma işçisinin işine son veriliyor. Şimdi ben Sayın Davutoğlu'na sesleniyorum. Sen eğer Başbakansan, Başbakanlık koltuğunda oturuyorsan bu işçilerin tamamına iş bulacaksın, aş bulacaksın, bu senin görevindir.

Soracağız tabi, demokratik yollardan hesabını soracağız, sandıkta hesabını soracağız, kul hakkını yiyenlerden hesabını soracağız. Bu bizim boynumuzun borcudur.

Biz şunu vaat ediyoruz; bütün işçilere, yer altında çalışan işçilere vaat ediyoruz, senin insan gibi çalışacağın koşulları sağlamak yer altında CHP'nin boynunun borcudur.

-"BAŞBAKANLIK KOLTUĞUNDA OTURUYORSAN BU TEKLİFİMİZİ GÜNDEME SİZ DE GETİRİN"-


10 maddelik bir paket hazırladık, TBMM Başkanlığına sunduk. Şimdi Davutoğlu'na yine sesleniyorum. Başbakanlık koltuğunda oturuyorsan ve kendini Başbakan olarak görüyorsan, lütfen bu teklifimizi gündeme siz de getirin, hep beraber kabul edelim, işçilerin önü ve yolu açık olsun.

-" HEPİMİZ HER AN ENGELLİ KONUMUNA GELEBİLİRİZ"-

Dünya Engelliler Günü, engelli kardeşlerimiz burada. Hepimiz her an engelli konumuna gelebiliriz. O nedenle engellilerin içinde bulunduğu koşulları çok iyi bilmemiz ve değerlendirmemiz gerekiyor. Kent sadece engelsizler için değil, hepimiz içindir. Onların sorunlarını çözmek hepimizin görevidir. Siyaset üstü bir alan olmak zorundadır engellilerin sorunlarını çözmek. İnsan olarak bakacağız onlara. Onun da bu ülkenin bir yurttaşı olduğunu asla unutmamamız gerekiyor.

-ÖĞRETMENLERİN DURUMUNA VE EĞİTİME DEĞİNDİ-

OECD ortalaması, gayri safi milli hasılanın yüzde 5.8'ini eğitime ayırıyorlar. Türkiye yüzde 3.02'sini ayırıyor. Biz sınıfta kalmış durumdayız.

-"SEN KENDİNE SARAY YAPACAĞINA, OTUR DA ADAM GİBİ EĞİTİME PARA AYIR"-

Sen kendine saray yapacağına, otur da adam gibi eğitime para ayır."

Yapılan bir araştırmaya işaret eden CHP Genel Başkanı, "Öğretmenlerin yüzde 81'inin kredi kartı borcu var. Yüzde 79'unun ayrıca banka borcu var. Her iki öğretmenden biri esnafa borçlu. Her üç öğretmenden biri de geçinebilmek için ikinci bir iş yapıyor" diye konuştu.

- "CHP İKTİDARINDA HİÇBİR ÖĞRETMENİN KREDİ KARTI BORCU OLMAYACAKTIR"-


Öğretmenelere seslenen CHP Genel Başkanı, konuşmasına söyle devam etti:

"CHP iktidarında hiçbir öğretmenin kredi kartı borcu olmayacaktır, hiçbir öğretmenin esnafa borcu olmayacaktır, çünkü öğretmenin hak ettiği maaşı vermek benim görevimdir, bunu yapacağız.

2002'de bir öğretmen aylığı ile 24 çeyrek altın alabiliyordu, 2014'te aylığı ile 14 çeyrek altın alabiliyor. Yüzde 40 bütçesi küçülmüş.

Benim aldığım aylık yeterlidir diyorsa adresi belli, gidecek AKP'ye oy verecek hatta sarayda dahi oy kullanabilir. Ama diyorsa ki hak ettiğimi alamıyorum diyorsan yönünü çevireceksin, CHP'yi göreceksin, öğretmenin dostu.

OECD ortalaması öğretmen aylıkları 37 bin 603 dolar, Türkiye ortalaması 13 bin 360 dolar.

-"SEN ESNAFIN ÖNÜNDEN ZOR GEÇİYORSUN ONLAR SARAYLARDALAR"-

Eğitim Bir Sen diye bir kurum var. Seni satan sendikadır bu öğretmen kardeşim. Memuru satan sendikadır. Sarı sendikaya itibar etmeyin. Onlar iktidarla kol kola. Lüks hayat yaşıyor onlar. Sen esnafın önünden zor geçiyorsun onlar saraylardalar.

Size sözüm söz, 4 yıl içinde atama bekleyen öğretmen kavramı Türkiye'de olmayacak. Herkes okulunda olacak.

-"4 YIL İÇİN YETKİ İSTİYORUM, 12 YIL DEĞİL"-

Biz sorun çözen bir partiyiz, sorun yaratan değil. Sorun yaratan parti iktidarda. Bize yetki verin, 4 yıl için yetki istiyorum, 12 yıl değil, 4 yıl için yetki istiyorum.

-"RECEP AMCA NE ZAMAN KUNDURA GİYECEK BENİM DERDİM O"-

Onların derdi başka. Bizim derdimiz de başka. Benim derdim Ermenek'te delikli lastik ayakkabı giyen Recep Amca. Recep Amca ne zaman kundura giyecek benim derdim o.

-"HALLAÇ PAMUĞU GİBİ ATTILAR ÖĞRETMENLERİ"-

Milli Eğitim Merkez ve Taşra Teşkilatında üst düzey yöneticiler 3 yıl içinde iki defa kanunla görevlerinden alındılar. TBMM yöneticileri kanunla görevden alıyor. Kanun çıkarıyor. Hallaç pamuğu gibi attılar öğretmenleri. İtibarsızlaştırdılar.

Yönetici Atama Yönetmeliği çıkardılar. 4 yılını dolduran 76 bin öğretmeni görevlerinden aldılar. Dediler ki yeni puanlama yapacağız.

Size örnek vereceğim. Yozgat Sorgun'da, Sorgun Anadolu Lisesi Müdürü Mustafa Şahin vefat etmiş ama Milli Eğitim Bakanlığı buna 75'in üzerinde puan vererek okul müdürlüğü görevine devam etmesi kararı almış.

Cuma Özdemir 75 ve üzerinde puan verdiler, okul müdürlüğüne devam etsin diye, oysa Cuma Özdemir AKP Kilis Belediye Başkan Yardımcısı.

-"YAP-BOZ TAHTASI VE BİZİM ÇOCUKLARIMIZ DENEK KONUMUNDA"-

11 yılda eğitim sistemini 13 kez değiştirdiler. Yap-boz tahtası ve bizim çocuklarımız denek konumunda.

Birer medreseye dönüştürdüler üniversiteleri.

-"EĞER ÜNİVERSİTE BİLGİ ÜRETMİYORSA SİZİN SARAY YAPMANIZIN HİÇBİR ÖNEMİ YOK"-

Eğer üniversite bilgi üretmiyorsa sizin saray yapmanızın hiçbir önemi yok.

-"SİYASİ NÜFUZ SONUCU ELDE EDİLEN RÜŞVET HAVUZU TÜRGEV"-

Davutoğlu TÜRGEV'in farkında mı acaba, TÜRGEV'in ne olduğunu biliyor mu acaba? Neden TÜRGEV diyorum. Biliyorsunuz siyasi nüfuz sonucu elde edilen rüşvet havuzu TÜRGEV. Devletten ihale mi alacaksın, git TÜRGEV'e parayı yatır, sonra gel ihaleyi al, yoksa ben sana para vermem, rüşvetin merkezi. Başında, kurucuları arasında da dönemin başbakanının çocukları var. Başında da Bilal oğlan var. Bilal oğlan ne yapıyor, eğitimin hangi konumuna geldiğini bilmeniz açısından söylüyorum, Bilal oğlan gidiyor, Milli Eğitim Bakanlığının üst düzey bürokratlarını topluyor ve onlara milli eğitim politikasının nasıl olması gerektiğini anlatıyor.

-"MİLLİ EĞİTİM BAKANI NE İŞ YAPIYOR ACABA, KORKULUK GİBİ KOLTUĞUNDA OTURUYOR"-

Milli Eğitim Bakanı ne iş yapıyor acaba, korkuluk gibi koltuğunda oturuyor. Milli Eğitim Bakanlığını yaptığını sanıyor.

Benim derdim Mehmet Efendinin oğlu ne olacak, Ayşe Teyzenin oğlu ne olacak, emekli Ahmet Bey'in çocuğu nasıl okuyacak, derdimiz o."

-KILIÇDAROĞLU'NUN KONUŞMASI İŞİTME ENGELLİ VATANDAŞLAR İÇİN ÇEVRİLDİ-


CHP Genel Başkanı'nın konuşması işitme engelliler için çevrildi.

Kılıçdaroğlu, salondan yükselen "Başbakan Kemal" seslerine de, "O da olacak inşallah" karşılığını verdi.

Engelliler Konfederasyonu Başkanı, Kılıçdaroğlu'na bir buket çiçek takdim etti.
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • TAYFUN 01 Ocak 1970 02:00

    ya bunların ne dedıgı bellı degıl. cıkmasa neden cıkmadı cıksa neden cıktı . onceden cıkıp bı görüşünü soylesene be ınsan